VERGİ DAİRELERİ ÜZERİNDEKİ
BÜROKRATİK YÜK
Vergi dairesi mükellefi tespit eden,
vergi tarh eden, tahakkuk ettiren ve tahsil eden dairedir.
Kayıtdışı ekonominin gündemimize karabasan gibi çöktüğü şu
günlerde yine vergi dairesinin öne çıkan görevi
mükellefleri ve mükellefiyetle ilgili maddi olayları,
kayıtları ve mevzuları araştırmak ve tespit etmektir. Bu
görevlerin hakkıyla yerine getirilmesinde iki temel unsur
vardır. Birincisi yetişmiş eleman ikincisi ise zamandır.
Eleman yetiştirmenin de zaman aldığı göz önünde bulunursa
en önemli unsurun zaman unsuru olduğunu söyleyebiliriz.
Bununla birlikte aşağıda sayılan sicile yönelik tasdik
işlemleri önemli ölçüde mesai harcanmasına sebep
olmaktadır.
-
Bağ-Kur Müdürlüğünce gönderilen bilgi formlarında
adı geçen kişilerin mükellefiyet kaydı olup olmadığı, var
ise işe başlama ve terk durumları,
-
S.S.K’ca gönderilen yazılara mükellefiyet kaydı
olup olmadığı, var ise işe başlama ve terk durumları,
-
Yeşil kart uygulamasıyla ilgili işlemlerde adı
geçenlerin sağlık hizmetlerinden yararlanabilmeleri için
mükellefiyet kaydı olup olmadığı,
-
Esnaf ve Kefalet Kooperatiflerinden kredi çekmek
isteyenlerin mükellefiyet kayıtları bulunup bulunmadığı,
-
Trafik Tescil Şube Müdürlüğünce ticari plaka
alacakların başka bir işten dolayı mükellefiyet kaydı
olup olmadığı,
-
Mahkemelerce gönderilen yazılarda adı geçenlerin
mükellefiyet kayıtları bulunup bulunmadığı,
-
Kredi Yurtlar Kurumundan kredi almak isteyen
öğrencilerin velilerinin mükellefiyet kayıtları bulunup
bulunmadığı,
-
Doğrudan Gelir Destekleme Fonu için adı geçenlerin
mükellef olup olmadıkları,
-
Mağdur asker yakınları anne baba eş ve çocukları
ile ilgili mükellefiyet kayıtları olup olmadığı,
-
2022 sayılı Kanun gereği adı geçen şahısların
mükellefiyet kayıtları olup olmadığı.
Yukarıda sayılanlar yoğunluğu teşkil
eden ve sık tekrarlanan tasdik işlemleridir. Bunların
dışında daha az tekrarlanan ve vergi dairesinin bulunduğu
yöreye göre değişen benzer tasdik işlemleri de vardır. Bu
işlemler vergi dairelerinin mutad işlerini dahi sekteye
uğratmaktadır. Halbuki kayıt dışı ekonomiyle mücadelenin
gündemde olduğu şu günlerde vergi dairelerine düşen, mutad
vazifelerini en iyi şekilde yerine getirmek ve ekstra
vazifelerle uğraşmak olmalıdır. Bunun yolu da yukarıda
sayılan tasdik işlemlerinin internet, intranet gibi
teknoloji ağıyla (vatandaşında vergi dairesine gelmeden)
yerinde halledilmesidir. Böylelikle hem vergi dairesine
ekstra zaman kalacak hem de vatandaşa bir hizmet
olacaktır. Devletin, vatandaşların ihtiyacını karşılarken
bunu ağ(network) ortamında karşılıklı olarak, bürokrasi ve
mesai engelleri olmadan her yerde ve her zaman, etkin ve
verimli olmasını sağlayacaktır. Bu şekilde büyük ölçüde
zaman ve naliyet tasarrufu sağlanmış olacaktır. Aslında
benzer uygulama 2001 yılında Maliye Bakanlığı ile Gümrük
Müsteşarlığı arasında yapılmıştır. 2001/4 Sıra No’lu Katma
Değer Vergisi İç Genelgesi şu şekildedir.
“Bilindiği üzere 2001/1 Sıra
No’lu Katma Değer Vergisi İç Genelgesinde, gümrük
beyannamelerinin “vergi dairelerince bir yazı ile doğrudan
ilgili gümrük idaresinden istenilmek ve gümrük idaresince
de doğrudan vergi dairesine cevap verilmek suretiyle"
teyit edileceği belirtilmiştir.
Ancak, mükelleflerin ihracat
işlemlerine ilişkin bilgilerin doğru, sağlıklı ve kısa
sürede takibi amacıyla gümrük beyannamelerine ilişkin
bilgilerin Gümrük Müsteşarlığı tarafından Bakanlığımıza
verilmesi ve gümrük beyannamelerinde yer alan kimlik
bilgilerinin doğruluğunun tespiti için de mükelleflerin
sicil bilgilerinin Bakanlığımız tarafından Gümrük
Müsteşarlığına manyetik ortamda “text file olarak”
verilmesi hususunda Bakanlığımız ile sözü edilen
Müsteşarlık arasında 16.2.2001 tarihinde protokol
imzalanmıştır.
Gümrük Müsteşarlığınca manyetik
ortamda verilen bilgilerin vergi daireleri otomasyonu (VEDOP)
projesi çerçevesinde vergi dairelerinin kullanımına
açılması ile birlikte, gümrük idareleri ile (2001/1 Sıra
No’lu Katma Değer Vergisi İç Genelgesinde belirtildiği
şekilde) yazışma yapmadan, (VEDOP) sorgulama sonuçlarına
göre teyit alınmasına imkan sağlanmıştır.
Sorgulama sonuçları bilgisayar
çıktısı alınarak muhafaza edilecek ve gerekli görülmedikçe
veya Bakanlığımızca aksine talimat verilmedikçe gümrük
idarelerinden ayrıca yazılı teyit alınmayacaktır.”
Yukarıda yer alan benzer uygulamanın
öncelikle vergi mahremiyeti kuralı da ihlal edilmeden,
Maliye Bakanlığı ile sosyal güvenlik kuruluşları, Sağlık
Bakanlığı ve Kredi ve Yurtlar Kurumu arasında sağlanmalı,
zamanla diğer kamu kuruluşlarına da yaygınlaştırılmalıdır.
Şu anda hayata geçirilmeye çalışılan MERNİS projesinde de
yukarıda yer alan husus gözden uzak tutulmamalıdır. Yoksa
yapılan tüm çalışmalar, var olan bürokrasiye ilaveten
teknolojik bürokrasi getirmekten öteye geçemez.
|