Muhasebe Rehberi sayfasına gitmek için tıklayınız

Muhasebe  

Maliye

Vergi

Sigorta

İletişim

   MAKALELER                

ara

 Ana Sayfa 

Vergi  Rehberi 

Makaleler 

Danışma Hattı 

İş Hayatının Provası Staj 

           Güncel Bilgi Arşivi

          2006 Uygulamaları


 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Hüseyin BOZKURT

Yeminli Mali Müşavir

huseyinbozkurt@firatymm.com

11.12.2006

 

           

YILDA 254 SAATİNİZİN VERGİ ÖDEMEKLE GEÇTİĞİNİ BİLİYOR MUYDUNUZ?

 

                    Dünya Bankası ve PriceWaterhouse Coopers’ın yaptığı araştırmaya göre Türk iş dünyası vergilerini ödeyebilmek için yılda 254 saat mesai ayırıyor.

                    254; style='mso-spacerun: yes' saat gibiyim.  Dünyadaki iş aleminin ortalama yılda 332 saati vergi ödemeye zaman ayırdığını duyunca Dünya ortalamasına göre halimize şükretmemiz lazım. Ama bu süre Brezilya’ da 2600 saat olurken, İsviçre’de sadece yılda 68 saat olduğu tespit edilmiş.

 

                    Yine şirketinizin her yıl 18 ayrı vergi ödediğine hiç şaşırmayın. Bu rakamlar ortalama rakamlar, daha fazlasını da ödeyenler de var. Eksik de ödeyen olabilir. Özbekistan’ da her yıl 130 ayrı vergi ödendiğini duyunca halimize şükredelim mi? Yoksa Maldivler’de yılda bir vergi ödendiğini duyunca üzülelim mi?

 

                     Evet, yılda vergi ödemek için kaç sayfa beyanname veriyorsunuz diye bir soru gelse bize; aklımıza hemen 3-5 sayfa gibi bir rakam gelir, ama bu rakam Türkiye’ de ortalama 40-50 sayfa civarında. Ya yılda 172 sayfa beyanname veren Kamerunlular’ a ne demeli?  Evet, Kamerunlular 172 sayfa beyanname verirken, Avusturya’ lılar yılda sadece 17 sayfa beyanname veriyorlar. Dünya ortalaması ise 35 sayfa.

                     Bu arada en düşük vergi oranlarının Ortadoğu ülkeleri ile Kuzey Afrika’da olduğunu biliyor muydunuz? En yüksek vergi oranının ise %60;’ ın üzerinde Aşağı Afrika’da uygulandığı tespit edilmiş. Yukarıdaki bilgiler, kobifinans web sayfasında yayınlanan Hürriyet gazetesi kaynaklı bir haberden alınmıştır.

                     Evet, ülkemizde şirketler 18 ayrı vergi ödüyor, 254 saat vergi ödemekle uğraşıyor ve 40-50 sayfa beyanname veriyoruz. Bu fazla olabilir ama bu tür rakamlar ülkelerin gelişmişlik düzeyi ile doğrudan ilgilidir. Bir ülke ne kadar kayıt içinde çalışır, ne kadar yasalara uyarsa, ne kadar yasalar toplumun yapısına uyar ya da uygulama alanı bulursa yukarıdaki sayılar elbette aşağıya düşecektir.

                     Bir kısım rakamlar teknolojik gelişmelerle de aşağı çekilebilir. Tüm kurum ve meslek mensuplarının (vergi ile ilgili Muhasebeci ve Müşavirlerin) on line bilgi paylaşımına geçmeleri vb. uygulamalarla bu sayılar aşağıya çekilebilir.

                      Ama vergi tür ve sayıları kayıt içi çalışma ile direkt ilgilidir. Vergi tabana yayılıp da her kesim vergilendirilmediği, kazanç vergilerinin tutarını arttırmadığımız, dolaylı vergileri hep arttırdığımız ve vergi ödeme kültürünü geliştirmediğimiz sürece ödediğimiz vergi kalemleri ve vergi oranları daima yüksek kalacaktır.

                     Sadece bunlar yüksek olmayacak vergi adaletsizliği, rekabet eşitsizliği, yasalara saygılı insanların hep yolunan kaz olacağı, vergi yasalarının her yıl değişeceği ve bu tür tartışmaların sürüp gideceği kaçınılmazdır.

 

                     Daima vergi ödeyenin üzerine gitmemek lazım.Hep ödeyen kesimden alırsak bir gün gelir,derisini yüzeriz.      

   

                     Eski Roma’da bir eyalet valisi, Kayser Tiberius’a vergilerin arttırılmasını önermiş ve şu cevabı almıştı: “İyi bir çoban koyunların yününü kırpar, ama derisini yüzmez!”

                     Hep oran arttırır,ek vergi alırsak sonunda yün biter deriye gelmiş oluruz. 

                       

                      VERGİ BİLİNCİ

 

                      Vergi bilincini yerleştirmede küçük yaştan ciddi eğitimler verilmesi gerektiği gibi, toplanan verginin harcandığı yerde önemlidir. Zira son yıllarda vergi vermek isteyen bazı kesimler “ benden alınıp nereye harcanıyor” sorusunu gündeme getirmektedirler. Her ne olursa olsun vatandaş olarak bize düşen vergiyi ödemektir. Nereye harcandığını ayrıca sormamız lazım. Nereye harcandığı, vergi ödememek için zırh olarak kullanılmamalı. Tabi ki vergi ödemeyen kesimlerin üzerine de gidilmeli. 

                               

                       HALKA HİZMET OLARAK DÖNEN KISIM

 

             Bizim Temel uluslararası ekonomi toplantısına katılır... Devletin topladığı vergi dağılımını tartışırlar... Konuşmacılardan biri Amerikalı, biri Avrupalı, biri de Temel.. Ortaya bir fikir atılır... Halktan toplanan vergiler nasıl dağılım yapılacak. Amerikan vatandaşı söz alır:
           -Bizim Amerika’da önce yere bir çizgi çizeriz ve sonra topladığımız vergileri havaya atarız... Çizginin soluna düşen paraları halka hizmet olarak geri veririz, sağ tarafta kalan devlete kalır, yatırım yaparız...
          Derken Avrupalı söz alır ve:
        - Bizim Avrupa’da başka ama ona benzer bir uygulama yaparız... Önce yere bir daire çizeriz... Halktan toplanan vergileri havaya atarız. Dairenin dışında kalan halka hizmet olarak geri döner, dairenin içine düşenleri devlet harcamalarına kullanırız...
         Sıra bizim Temel’e gelir ve başlar anlatmaya:
       -Ula uşaklar ne güzel anlattunuz. Keşke bizda sizun çirkefluklerunuzi değil da habu çalışkanluğunuzi alsak... İnanun bizum öyle bir uygulamamız yok... Bizde daha kısa oluyi... Bi kere öyle yere çizgi çizmezuk... Bizde hükümet halktan toplar vergileri... Atar havaya. Yere düşenleri kendilerine harcama yaparlar... Havaya kalanlar halka hizmet olarak geri döner...

 

                Herkesin geliri ile orantılı ve isteyerek vergi verdiği, verginin yerine harcandığı ve bunun için bizlerinde çaba gösterdiği bir toplum olma dileğiyle…

 

Hüseyin BOZKURT

Yeminli Mali Müşavir

huseyinbozkurt@firatymm.com

Fırat YMM Gaziantep

 

 

 

Copyrıght © 2005-2006  www.muhasebenet.net- www.muhasebenet.com - muhasebe rehberi. Her hakkı saklıdır.