Muhasebe  

Maliye

Vergi

İletişim

Vergi Takvimi

  MUHASEBE GÜNCEL BÜLTEN :   17 Mart  2009

   Ana sayfa

   2009 Çalışmaları

   2009 Pratik Bilgiler

   Staj - Stajyer Rehberi

   Kanun-Mevzuat Rehberi

   Sosyal Güvenlik Rehberi

   Muhasebe Bilgi Rehberi

  Tekdüzen Hesap Planı

 

 

 


 

2008 senesi gelirlerinin beyanında bazı özellikler

 


Yeni paket

Küresel ekonomik krizin Türkiye'deki ciddi sonuçlarına uzun zaman sonra çare bulmaya çalışan hükümet 4. Ekonomi Paketi'ni de dün yürürlüğe soktu. Öncelikle parça parça tedbirlerle bu tür krizlerde önlem almaya çalışmanın doğru olmadığını vurgulamak gerekir. Zira bu tür tedbirler psikolojik olarak toplumdaki ekonomik unsurlarda vurucu bir etki yaratmamakta, aksine beklentilerin ötesinde olunca hayal kırıklığı yaratarak daha da kötü bir durum oluşturmaktadır. Bugün bizden çok daha kötü durumda olan ülkelerdeki ekonomik paketlerin bütünlüğü tartışılıp etkilerinin yeterli olmadığı savunulurken çok daha küçük ekonomik paketlerle amaca ulaşmak da zor görünmektedir. Toplum seçim telaşı içerisinde henüz bazı şeylerin farkına yeterince varamasa da durum iyi görünmemektedir. Bu konuda dün açıklanan işsizlik rakamlarına bakmak bile yeterlidir. Yüzde 13,6 ile bugüne kadar en yüksek düzeye ulaşan işsizlik oranı sonucunda işsiz sayısı 3.274.000 kişi oldu.

Alınan tedbirlere bakarsak, Türkiye gibi konut metrekare ölçülerinin çok büyük oranda 150 metrekarenin altında olduğu bir ülkede kısa süreliğine KDV indirimi yapmak, toplumda ekonomik alım gücünün çok düştüğü bir ortamda otomotiv ve beyaz eşya gibi belirli sektörlerde ÖTV indirimi ile önemli canlanmalar ve ekonomide hareketlenmeler olacağını düşünmek, üstelik örneğin beyaz eşyada zaten bu indirimlerin uygulamada satıcılar tarafından çeşitli kampanyalarla yapıldığı bilerek bunları yapmak makul değildir. ÖTV ve KDV oranlarının bir vergi sistemi iyileştirmesi çerçevesinde tamamen ele alınması gerektiğini zaten yazmaktayız. Bu tür kısa süreli önlemlerle ekonomide büyük sıçrama veya düzelmeler beklemek hayaldir.

Üstelik ÖTV'de yüzde sıfır oran uygulanması hukuken doğru olmadığı gibi, KKDF konusunda hâlâ hukuka aykırılığın bugüne kadar giderilmemesi de bir başka handikaptır. Şimdi herkes neden IMF ile anlaşma olmuyor diye soruyor. Vergi sistemimizde ve mali yapımızda o kadar çok düzeltilmesi gereken nokta var ki ne kadar sevilmese de IMF bile haklı çıkabiliyor.

2008 gelirlerinin beyanı

2008 senesi gelirlerinin beyan edilmesinde menkul sermaye iratları ile bunların alım-satımından doğan kazançlar konusunda özellik arz eden hususlar en az kira gelirlerinin vergilendirilmesi kadar merak edilmektedir. Tarafıma gelen bu soruların 2008 senesi gelirleri bakımından cevapları ile ilgili şu bilgiler beyanname verme ve vergilendirmede dikkate alınmalıdır:

Alacak faizleri bakımından yine 960 TL sınırı aranacaktır. Bu rakamı aşmayan gelirler beyan edilmeyecektir.

Anonim şirketler ve limitet şirketler bakımından söz konusu olan bir başka gelir unsuru diğer kazanç ve iratlar kapsamında değer artışı kazancıdır. Anonim şirketlerde hisse senedi bastırılıp bastırılmadığına göre bir ayrım yapılmalıdır. Hisse senedi bastırılmamışsa hisse satımı sonucunda oluşan kazanç değer artış kazancı olarak gelir vergisine tabi olacaktır. Bu durumda, iktisap bedeli (hisselerin elden çıkarıldığı ay hariç) ÜFE'deki artış oranında artırılmak suretiyle (artış oranının yüzde 10 veya üzerinde olması gerekmektedir) tespit edilir. Elde edilen kazancın 6.800 TL istisna kapsamında vergi dışı kalacak bu rakamı aşan kısım gelir vergisine tabi olacaktır. Anonim şirketlerde hisse senedi bastırılmamışsa iki yıldan fazla süre ile elde tutulan hisse senetlerinin, elden çıkartılmasından doğan kazanç, rakamla bağlı olmaksızın, gelir vergisine tabi olmayacaktır. Anonim şirketin geçici ilmühaberi varsa buna dayalı olarak iki yıllık süre geçtikten sonra yapılan satışlardan elde edilen kazanç rakamla bağlı olmaksızın gelir vergisine tabi olmayacaktır. Limitet şirketlerde, şirket hissesi satışından doğan kazanç değer artışı kazancı olarak gelir vergisine tabi olacaktır. Burada da kazancın hesaplanmasında, hissenin iktisap bedeli endekslemeye tabi tutulup istisna uygulanmaktadır.

Anonim şirketten temettü geliri elde edenler ile limitet şirketten kâr payı elde edenler bakımından 214.080 TL sınırı bulunmaktadır. Bu rakama kadar söz konusu geliri elde edenler vergi vermeyeceklerdir. Kira gelirlerinde stopaj ve gider dengesine bağlı olarak ortaya çıkan bir vergi avantajı da burada bulunmaktadır. Buna göre belirtilen rakamın altında gelir elde edenler bakımından vergi iadesi söz konusu olabilmektedir. Rakam 39.600 TL'den düşük ise beyanname verilmeyecektir. Bu kişiler vergilerini stopaj yoluyla ödemiş olmaktadırlar. Bu rakamın üzerinde olanlar bakımından beyanname verildiğinde söz konusu gelirin yarısı beyan edilecektir. Bu rakam üzerinden yapılan yüzde 15 stopaj yoluyla alınan vergi rakamı mahsup edilince 214.080 TL sınırına kadar vergi ödenmemesi ve iade söz konusu olacaktır. Dar mükellefler bakımından beyan söz konusu olmayacaktır.

Banka mevduat faizi, döviz tevdiat hesabı faizleri ve repo gelirleri tutarları bir sınırlamaya tabi olmadan beyan edilmeyecektir. Dolayısıyla bir gelir vergisi ödemesi de söz konusu değildir.

Devlet bonosu ve Hazine tahvili bakımından yine 1.1.2006 tarihini esas almak gerekmektedir. Bu tarihten önce ihraç edilen devlet tahvili ve hazine bonosu faiz gelirlerinin yüzde 64,90 enflasyon indirimi düşüldükten sonra kalan yüzde 35.10'u vergiye tabi olacaktır. Bulunan bu rakam 19.800 TL'yi geçmiyorsa, beyanname verilmeyecektir. Bu durumda beyan verme bakımından ortaya çıkan rakam 56.410 TL olmaktadır. 1.1.2006 tarihinden itibaren ihraç edilen devlet tahvili ve Hazine bonosu faiz gelirleri bir rakam sınırlaması olmadan beyan edilmeyecektir. Bu durumda sadece yüzde 10 oranında stopaj yoluyla alınan vergi söz konusu olacaktır. Devlet bonosu ve Hazine tahvili bakımından oluşabilecek alım-satım kazançları bakımından yine 1.1.2006 tarihini esas almak gerekmektedir. Bu tarihten önce ihraç edilenlerin alış bedeli, elden çıkarılan ay hariç olmak üzere, her ay için ÜFE artış oranında artırılıp bulunan rakam satış bedeli ile karşılaştırılacaktır. Aradaki fazlalık 16.000 TL'den fazla ise bu fazla kısım beyan edilecektir. 1.1.2006 tarihinden itibaren ihraç edilen Devlet Bonosu ve Hazine Tahvili bakımından yüzde 10 stopaj yoluyla vergilendirme söz konusu olduğundan satış kazançları beyan edilmeyecektir. Eurobondların alım-satım kazançları bakımından bir ayırım yapılması gerekmektedir. 1.1.2006 tarihinden önce ihraç edilenler için eurobondun alımında ödenen dövizin, alış tarihindeki Türk Lirası karşılığı bulunup, bu bedelin ÜFE'ye göre maliyet bedeli bulunacaktır. Daha sonra satışında elde edilen dövizin satış tarihindeki TL karşılığı bulunup, endeksleme yolu ile yükseltilen maliyet bedeli ile satış tutarı arasındaki fark TL olarak hesaplanacaktır. Söz konusu hesaplama sonunda 16.000 TL istisna düşülerek kalan tutar beyan edilecektir. 1.1.2006 tarihinden sonra ihraç edilen eurobond alım satım kazançlarına bir istisna uygulanmayacak, maliyet bedeli endekslemesi yapıldıktan sonra (endekslemenin yapılabilmesi için, artış oranının yüzde 10 veya üzerinde olması gerekmektedir), bulunacak kazancın 960 TL'yi aşması halinde tamamı beyan edilecektir. Dar mükellefler bakımından tarih ayrımı olmadan beyan söz konusu değildir. Eurobondlardan elde edilen faiz gelirleri ihraç tarihi ile bağlı olmaksızın 19.800 TL'yi aşmadığı takdirde beyan edilmeyecektir. Bu rakam aşıldığında tamamı beyan edilecektir. Dar mükellefler bakımından stopaj söz konusu olduğundan beyan yapılmayacaktır. Off-shore bir ülkede bulunan banka hesabı sebebiyle faiz geliri elde edilirse 960 TL'ye kadar beyanname verilmeyecektir.

Yerleşim yeri Türkiye olan bir kişi yurtdışında bulunan herhangi bir banka hesabından faiz geliri elde edilmişse yine 960 TL'ye kadar beyanname verilmeyecektir. Bu konuda bir açıklama da gerekmektedir. Eğer bu kişinin yurtdışında elde ettiği banka faizi geliri üzerinden bir stopaj yapılmışsa bu meblağı Türkiye'de hesaplanan gelir vergisinden mahsup edilebilecektir. Bunun için kanun tarafından aranan süre ve belgelendirme şartlarının sağlanması gerekmektedir.
 

Hakan ÜZELTÜRK / VERGİ ve HUKUK
huzelturk@superonline.com
Dünya/17.03.2009

 

  ▼ Yayınlanan En Son  Mevzuatlar   (Sitenize ekleyebilirsiniz)


Copyrıght © 2005 -2009  www.muhasebenet.net- www.muhasebenet.com - Türkiye'nin muhasebe rehberi. Her hakkı saklıdır.