Muhasebe Rehberi sayfasına gitmek için tıklayınız

Muhasebe  

Maliye

Vergi

Sigorta

İletişim

   MAKALELER                

ara

 Ana Sayfa 

Vergi  Rehberi 

Makaleler 

Danışma Hattı 

İş Hayatının Provası Staj 

           Güncel Bilgi Arşivi

          2007 Uygulamaları


 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

İlker ERSERİM

ilkerserim@firatymm.com

Fırat YMM Denetçisi 

08.01.2007

 

TARTIŞILAN GİDERLER
 

Belki de işletmelerimizin birçoğunun sorunlarının başında gelen problemdir giderler. Evet giderler iki şekilde işletmelerimiz için problem teşkil etmektedir. Birincisi gerçekleşen ancak vergi kanunları açısından bir sakınca doğurmasından endişe edildiği için yazılamayan hatta belgesi alınmayan giderler diğeri ise belgelendirilemeyen giderlerdir. Önceki haftalarda belgesiz giderleri açıklamıştım. Bu hafta ise birinci konu hakkında sizlere bilgiler aktarmaya çalışacağım.

Daha net bir ifade ile işletmenin devalılığının sağlanması açısından herkes tarafından bilinen malzeme,işçilik ve üretim giderleri dışında, işleyen sistemin sağlanması için gerekli bazı harcamaların hangilerinin gider hangilerinin gider sayılmayacağını açıklayalım.

Yazımızı 4 başlık altında inceleceğiz;

1- İndirilecek Genel Giderler: Gelir Vergisi Kanunu 40/1. maddesine göre ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan giderlerdir.

2- Gider Kabul Edilmeyen Ödemeler: Gelir Vergisi Kanununun 41. Maddesine Göre İndirilemeyecek Giderler Ticari kazancın safi tutarının tespitinde gider olarak indirilemeyecek olan ödemeler ise Gelir Vergisi Kanununun 41. maddesinde düzenlenmiş olup giderler grubuna dahil edilmemişlerdir.

3-Kanunen kabul edilemeyen giderler: Gelir Vergisi Kanunu'nun 41. maddesinde sayılmamasına karşın, aşağıda sayılan bazı giderlerin ticari kazancın tespitinde hasılattan indirilmesi mümkün değildir

4-Tartışılan Giderler ve Ödemeler: kurumlara has ve ayrı kanunlar ile açıklanmış yapılan ödeme ve giderlerdir.

1- İndirilecek Genel Giderler

Ticari kazancın tespitinde; net kara ulaşmak için elde edilen toplam gelirden, Gelir Vergisi Kanununun 40. maddesi uyarınca indirilmesi kabul edilen giderlerin düşülmesi gerekmektedir. Bu maddeye dayanarak

Yapılan iş ve işletme ile ilgili olmak şartıyla genel giderlere şunları örnek verebiliriz.

· Aydınlatma, ısıtma, su, elektrik, telefon giderleri,

· İşyeri kirası, araç ve makine kiraları

· Kırtasiye, temsil, ağırlama giderleri,

· Reklam giderleri,

· Sigorta giderleri,

· Maliyete eklenmesi zorunlu olmayan türden finansman giderleri,

· Değeri 2006 yılı için 520 YTL' yi aşmayan demirbaş alımları,

· İşle ilgili seyahat ve konaklama giderleri,

· Pazarlama, satış ve dağıtım giderleri,

· Yurt dışındaki kişilere ödenen komisyonlar, reklam giderleri, sorunlu ürün iadesi ve komisyon giderleri,

2-Gider Kabul Edilmeyen Ödemeler

Teşebbüs sahibi ile eşinin ve çocuklarının işletmeden çektikleri paralar veya aynen aldıkları sair değerler (Aynen alınan değerler emsal bedeli ile değerlenerek teşebbüs sahibinin çektiklerine ilave olunur.),
Teşebbüs sahibinin kendisine, eşine, küçük çocuklarına işletmeden ödenen aylıklar, ücretler, ikramiyeler, komisyonlar ve tazminatlar,
Teşebbüs sahibinin işletmeye koyduğu sermaye için yürütülecek faizler,
Teşebbüs sahibinin, eşinin ve küçük çocuklarının işletmede cari hesap veya diğer şekillerdeki alacakları üzerinden yürütülecek faizler,
Her türlü para cezaları ve vergi cezaları ile teşebbüs sahibinin suçlarından doğan tazminatlar (Aktiflerde ceza şartı olarak derpiş edilen tazminatlar cezai mahiyette tazminat sayılmaz.),
Her türlü alkol ve alkollü içkiler ile tütün ve tütün mamullerine ait ilan ve reklam giderlerinin % 0'ı ( Yüzde Sıfır ) Söz konusu giderlerin yarısı indirim konusu yapılırken Bakanlar Kurulu Kararı ile yapılan düzenleme ile oran (0) sıfır olarak belirlendiğinden bu harcamaların tamamı gider olarak indirilebilecektir.
Kiralama yoluyla edinilen veya işletmede kayıtlı olan yat, kotra, tekne, sürat teknesi gibi motorlu deniz, uçak ve helikopter gibi hava taşıtlarından işletmenin esas faaliyet konusu ile ilgili olmayanların giderleri ile amortismanları,
Basın yoluyla işlenen fiillerden veya radyo ve televizyon yayınlarından doğacak maddi ve manevi zararlardan dolayı ödenen tazminat giderleri.
3-Kanunen Kabul Edilemeyen Giderler:

· Çalınma, kaybolma ve dolandırıcılık nedenleriyle doğan zararlar,

· Vadeli çekler için hesaplanan reeskontlar ile mevcut borç senetlerini reeskonta tabi tutmayıp, buna karşın alacak senetlerinin reeskonta tabi tutan kurumların hesapladıkları reeskontlar,

· İşletmede çalışan personelin ölümü durumunda ailesi ve çocuklarına kanuni zorunluluk olmaksızın verilen yardımlar,

· Vefat ilanları karşılığında verilen meblağlar ve çelenk masrafları,

· Uğraş konuları ile ilgili dernek veya birliklere ödenen masrafa katılma payları,

· Bir başka kişi veya kurum adına düzenlenmiş belgelere istinaden yapılan giderler,

· Yasal olarak azami had belirlenmiş giderlerde belirlenen hadleri aşan kısım (azami oranının üzerindeki herhangi bir oranda ayrılan amortismanlar, Gelir Vergisi Kanunu'nun 40/8. maddesinde hüküm altına alınan haddin üstünde ödenen sendika aidatları vb.),

· Kanunen yasaklanmış faaliyetlerin yapılmasından kaynaklanan giderler (Rüşvet, yasa dışı örgütlere yapılan bağış ve yardımlar vb.),

· Maliyet olarak dikkate alınması gereken harcamaların doğrudan gider yazılması,

· Dönemsellik ilkesi gereği cari yıl haricindeki geçmiş veya gelecek yıllara ait giderler,

· Siyasi partilere ve Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 14/6. maddesi kapsamına girmeyen diğer gerçek ve tüzel kişilere yapılan bağışlar,

· Kanunlarda düzenlenen özel haller hariç olmak üzere belgelendirilemeyen giderler,

· Nedeni bulunamayan sayım ve tesellüm noksanları,

· Vergi Usul Kanunu'nda düzenlenmemiş bulunan karşılıklar

· Özel İletişim Vergileri

Özel İletişim Vergileri: 6802 Sayılı Gider Vergileri Kanunu'nun 39 uncu maddesinde düzenlenen ve 5228 Sayılı Kanunun 38 inci maddesiyle kimi değişikliklere uğrayan 'Özel İletişim Vergisi', aynı maddenin son fıkrası hükmünde yer alan 'Bu vergi, katma değer vergisi matrahına dahil edilmez, gelir ve kurumlar vergisi uygulamasında gider kaydedilmez ve hiçbir vergiden mahsup edilmez' hükmü çerçevesinde gelir vergisi matrahının tespitinde gider olarak kabul edilmeyecektir. Bu konu ile ilgili tartışmalar halen sürmektedir.

4-Tartışılan Giderler ve Ödemeler:

Şirket Ortağının Çocuğuna Ait Eğitim Harcamaları
Şirket ortaklarının veya eş ve çocuklarının özel giderlerinin (eğitim ve sağlık dahil) şirket hesaplarına gider kaydedilmesi mümkün değildir. Şirket ortağının yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan etmek zorunda olduğu gelirinin (örneğin şirketten aldığı beyana tabi kâr payının) bulunması halinde, Gelir Vergisi Kanununun 89. maddesinin birinci fıkrasının (2) no.lu bendine göre, beyan edilecek gelirin yüzde 10’unu aşmamak üzere kendisi, eşi ve küçük çocuklarına ilişkin eğitim ve sağlık harcamalarını gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirden indirebilmektedir.

Hizmetli ve işçilere Tedavi ve İlaç Giderleri

Gelir Vergisi Kanunu’nun 40. maddesinin (2) bendinde hizmetli ve işçilerin tedavi ve ilaç giderlerinin İşverenlerce çalışanlarına ödenen ilaç ve tedavi giderlerinin kazancın tespitinde indirim imkânı sağlanmıştır. Hizmet erbabının ailesine yapılan tedavi ve ilaç giderlerinin indirimi ise bu bent hükmüne girmemektedir. Ancak bu tür ödemelerin, Gelir Vergisi Kanununun 40/1. maddesindeki esaslar dahilinde ücret gideri olarak indirimi mümkündür.

Çalışanın Kredi Kartıyla Ödenen İşletme Giderleri

Vergi Usul Kanununun 3. maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır denilmiş, bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği belirtilmiştir.

Buna göre, işle ilgili olarak işletme adına yapılan ve faturası işletme adına alınan harcamaların, personelin kredi kartıyla ödenmesi bir sorun yaratmaz.

Sınırının Altındaki Cep Telefonu ,Çağrı cihazı vs iletişim araçları
520 milyon liradan az olduğu için doğrudan gider kaydedebilir, katma değer vergisi indirim konusu yapabilirsiniz.

Belgesiz Giderler Ve Kayıt Dışı

Geçen hafta belgesini aldığımız ancak gider yazamadığımız veya yazarken bazı tereddüt yaşadığımız giderlere değinmiştik. Bu hafta ise belgesiz harcamalar hakkında bilgi vermeye çalışacağım.

Vergi Usul Kanunu’na göre, defter ve kayıtlara yazılacak olan tüm giderlerin, belgeye dayandırılması şartı bulunmaktadır. Bu ifade belgesiz yapılan bir harcamanın gider yazılmayacağını da ifade etmektedir.

Belgesiz harcamalar gider olarak yazılabilir mi?

Bu durumun istisnası olan üç gider türü Vergi Usul Kanunu’nun “Tevsiki Zaruri Olmayan Kayıtlar” başlıklı 228. maddesinde; aşağıdaki şekilde yer verilmiştir.

1- Örf ve teamüle göre bir belgeye dayandırılması mutat olmayan (alışıla gelmemiş) çeşitli giderler (bahşiş, yol harcırahı gibi),

2- Belgenin sağlanmasına olanak bulunmayan çeşitli giderler (şehir içi ulaşım dolmuş, otobüs, posta pulu ve telefon harcamaları gibi),

3- Vergi Kanunları’na göre götürü olarak tespit edilen giderler

1 ve 2 numaralı fıkralarda yazılı giderlerin gerçek miktarları üzerinden kayıtlara geçirilmesi ve miktarlarının işin genişliğine ve mahiyetine uygun bulunması şarttır.

1 ve 2 nolu fıkralarda yazılan gideler hakkındaki kafalardaki soru işareti Maliye Bakanlığı’nın 30.06.1992 tarih ve 224444-228-24/53986 Sayılı Özelgesi’nde ortadan kalkmıştır.

Bu harcamalarda bulunacak temel nitelikleri özelge şu şekilde sıralamışıtr;

Faaliyetlerle ilgili olması hakkında ilgili detayı, İşin genişliğine ve niteliğine uygun bulunması, Şehir içi ulaşımı (otobüs veya dolmuş) göstermek üzere hazırlanan bir liste düzenlenmesi, Postaya verilen evrakın niteliğini gösteren bir bordro hazırlanması, Vergi mükellefi veya yetkilileri tarafından imzalanması veya firma kaşesi basılması halinde, gerçek miktarları üzerinden kayıtlara gider olarak kaydedilebilecektir.

Bu kadar incelemeye gerek yok aslında dediğinizi biliyorum ancak öyle bir ekonomiye sahibiz ki yapılan tüm harcamaları çok dikkatli takip ederiz ancak büyük gelir kalemlerini ve vergi doğuracak kalemleri kayıt altına almaktan imtina ederiz sürekli. Yukarıdaki konudan hareketle şirketlerimizin tüm işlemleri kayıt altına alınabiliyor mu? Sorusu aklımıza gelmektedir Evet…

Tüm İşlemler Kayıt Altına Alınabiliyor Mu?

Bu soruya evet dememize imkân yok tabiî ki. Kayıt dışılığın yüksek olduğu ülkemizde işlemlerinin tamamını kayıt altına almak isteyen işletmeler bazen ticari faaliyetlerinin gereği olan girdilerinin temini için, işlemlerini kayıtdışı tutmak isteyen işletmelerden mal ve hizmet almak zorunda kalabilmektedirler. En kötü ihtimalle bu şekilde kayıt dışına çıkmış olmaktadırlar.

Giderler konusunda hassas davranan bir kanun yapısına sahip olmamız, tüm işletmelerimizin aynı koşullarda çalışıyor olmaması(vergisel açıdan) ve en önemlisi kayıt içine geçecek mükellefe gösterilen vergisel yük kayıtdışı na geçmeyi tetikleyen bir unsurdur. Selam verip borçlu çıkmak istemeyen mükellef işlemlerini iki yönlü sürdürmektedir. Dünyanın hangi ülkesinde gayri resmi veya resmi muhasebe aynı program altında yürütülmektedir Sadece Türkiye muhasebenin amacı sadece vergisel neticeler almaya dönüşmüş kişilere yol göstermekten vazgeçilmiş korkulan vergisel yüklerden dolayı kaçınılmıştır.

Kayıtdışı ekonomi sorunu tüm ekonomik birimleri kapsamaktadır. Her ne kadar kayıtdışı ekonominin sadece küçük ve orta ölçekli işletmelerde yaygın olduğu ifade edilmekte ise de, gerçekte tüm işletmeler bir şekilde kayıt dışı ekonomik faaliyetlerin içerisinde yer almaktadır. Ayrıca tamamen kayıtdışı çalışan işletmeler oransal olarak oldukça azdır. Yani kayıtlı ekonomi ile kayıtdışı ekonomi iç içe geçmiş durumdadır. Yukarıda da açıkladığım gibi işimize gelen durumlarda kayıt içine geçmemiz gelmeyen durumlarda ise çıkmamız an meselesi olmuştur.

Bir ülke ekonomisi düşünelim ki bu tür kavram kargaşalarının içine düşsün kaynağı belirsiz paralarla, değerleri 100 kat artmış gayrimenkullerin vergilendirilmemiş kazançları verginin yanına uğramasın, ve bunun gibi vergilendirilmemiş kazançlarla sürdürülebilir gelişme ve kalkınma sürecine giriyor olsun. Bu asla mümkün değildir.

Çözüm

Öncelikle devletin vatandaşı kayıt dışı ekonomiye teşvik eden uygulamalardan vazgeçmesi, kayıt içine giren mükellefi yakalamışken suyunu çıkarayım imajından vazgeçmesi, hazır vatandaşım bana vergisini ödüyorken kıymetini bileyim onu sürekli nasıl bu konuda teşvik ederim yoluna gitmesi gerekmektedir. Ve ödeyenin değil öncelikli olarak ödemeyenin üzerindeki vergi denetimleri artırması gerekmektedir.

Ülkemiz açısından bence ve çoğu kişiye göre sadece ekonomik değil sosyal bir sorun olan kayıt dışılığın önüne geçilmesi konusunda vergi idaresine ve bizlere büyük görevler düşmektedir. Fişlerimize, aldığımız faturaya ve muhteviyatına dikkatle bakalım en azından bunu yapalım. İyi haftalar diliyorum…


İlker ERSERİM

ilkerserim@firatymm.com

Fırat YMM Denetçisi 

 

 

 

Copyrıght © 2005-2007  www.muhasebenet.net- www.muhasebenet.com - muhasebe rehberi. Her hakkı saklıdır.