Türkiye Muhasebe Standartları Kurulundan:
Hasılata İlişkin
Türkiye Muhasebe Standardı (TMS 18) Hakkında
Tebliğ Sıra No: 10 (09.12.2005)
Amaç
Madde
1 —
Bu Tebliğin amacı; hasılata ilişkin 18
nolu Türkiye
Muhasebe Standardının yürürlüğe
konulmasıdır.
Adı geçen Türkiye Muhasebe
Standardı bu Tebliğ ekinde yer almıştır.
Kapsam
Madde
2 —
Hasılata ilişkin Türkiye Muhasebe
Standardının kapsamı ekli TMS 18 metninde
yer almaktadır.
Hukuki
Dayanak
Madde
3 —
Bu Tebliğ, 28/7/1981 tarih ve 2499 sayılı
Sermaye Piyasası Kanununun Ek-1 inci maddesi
ile 24/2/2004 tarihli ve 2004/6924 sayılı
Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe giren
Türkiye Muhasebe Standartları Kurulunun
Çalışmalarına İlişkin Usul ve Esaslar
Hakkında Yönetmeliğin 9 uncu maddesinin (b)
bendine dayanılarak hazırlanmıştır.
Tanımlar
Madde
4 —
Bu Tebliğde geçen;
TMSK ve Kurul: Türkiye
Muhasebe Standartları Kurulunu,
TMS: Türkiye Muhasebe
Standartlarını,
ifade eder.
Yürürlük
Madde
5 —
Bu Tebliğ 31/12/2005 tarihinden sonra
başlayan hesap dönemleri için geçerli olmak
üzere yayımlandığı tarihte yürürlüğe girer.
Yürütme
Madde
6 —
Bu Tebliğ hükümlerini Türkiye Muhasebe
Standartları Kurulu yürütür.
EK
Türkiye Muhasebe
Standardı
(TMS 18)
Hasılat
Kapsam
1. Bu standart aşağıdaki
işlem ve olaylardan kaynaklanan hasılatın
muhasebeleştirilmesinde uygulanır.
(a) mal satışları;
(b) hizmet sunumları; ve
(c) işletme varlıklarının
başkaları tarafından kullanılmasından
sağlanan faiz, isim hakkı ve temettüler.
2. "-"
3. Mallar, satış amacıyla
işletme tarafından üretilen mamulleri ve bir
perakendeci tarafından satın alınan emtia
gibi işletme tarafından tekrar satmak üzere
satın alınan ticari malları veya satış
amaçlı elde tutulan arsa ve diğer
gayrımenkulleri
içerir.
4. Hizmet sunumu; üzerinde
anlaşmaya varılmış sözleşmeye bağlı bir işin
taraflarca belirlenmiş sürede işletme
tarafından yapılmasını içerir. Hizmetler bir
veya birden çok dönem içinde sunulabilir.
Hizmetlerin sunumuyla ilgili, proje
yöneticileri ve mimarların sunduğu hizmetler
gibi, bazı sözleşmeler doğrudan inşaat
sözleşmeleri ile ilgilidir. Bu sözleşmelere
bağlı olarak ortaya çıkan hasılat bu
standart kapsamında olmayıp, "TMS 11 İnşaat
Sözleşmeleri" Standardında belirlenmiş olan
inşaat sözleşmelerine yönelik hükümler
kapsamında ele alınır.
5. İşletme varlıklarının
başkaları tarafından kullanılması aşağıda
belirtilen gelir türlerini ortaya çıkarır:
(a) faiz – nakit veya nakit
benzerlerinin kullandırılmasından
ya da işletmeye
borçlanılmış tutarlar üzerinden talep
edilenler;
(b) isim hakları – patent,
ticari marka, telif hakkı, yazılım
programları gibi uzun vadeli işletme
varlıklarının kullandırılması karşılığında
talep edilenler; ve
(c) temettüler – ortaklara
sahip oldukları belli tertip sermaye ile
orantılı olarak dağıtılan kârlar.
6. Aşağıda belirtilen
kaynaklardan ortaya çıkan hasılat, bu
Standart kapsamına dahil değildir:
(a)
Finansal kiralama sözleşmeleri
(bakınız: "TMS 17 Kiralama İşlemleri");
(b)
Özkaynak yöntemi ile
muhasebeleştirilen yatırımlardan sağlanan
temettüler (bakınız: "TMS 28 İştiraklerdeki
Yatırımların Muhasebeleştirilmesi");
(c) "TFRS 4 Sigorta
Sözleşmeleri" kapsamındaki sigorta
poliçeleri;
(d)
Finansal varlık veya
finansal
yükümlülüklerin gerçeğe uygun değerindeki
değişmeler veya bunların elden çıkarılması
(bakınız: "TMS 39
Finansal Araçlar: Muhasebeleştirme ve
Ölçme");
(e) Diğer dönen varlıkların
değerindeki değişmeler;
(f) Tarımsal faaliyetlere
ilişkin canlı varlıkların ilk defa
muhasebeleştirilmesi veya gerçeğe uygun
değerindeki değişmeler (bakınız: "TMS 41
Tarımsal Faaliyetler");
(g) Tarımsal ürünlerin ilk
defa kayda alınması (bakınız: "TMS 41
Tarımsal Faaliyetler");
(h) Madencilik
faaliyetlerinden elde edilen hasılat.
Tanımlar
7. Bu Standartta geçen
terimlerin anlamları aşağıdaki gibidir:
Hasılat:
Ortakların
sermayeye katkıları dışında,
özkaynakta
artışla sonuçlanan ve işletmenin dönem
içindeki olağan faaliyetlerinden elde edilen
brüt ekonomik fayda tutarıdır.
Gerçeğe uygun
değer:
Karşılıklı pazarlık ortamında, bilgili ve
istekli gruplar arasında bir varlığın el
değiştirmesi ya
da bir borcun ödenmesi durumunda ortaya
çıkması gereken tutardır.
8. Hasılat, yalnızca,
işletmenin kendi adına aldığı ve alacağı
brüt ekonomik yarar akışlarını içerir.
Üçüncü kişiler adına tahsil edilen satış
vergileri, mal ve hizmet vergileri ve katma
değer vergisi gibi tutarlar işletme
tarafından elde edilen ekonomik yararlar
değildir ve özkaynakta
artış yaratmaz. Bu nedenle bu tutarlar
hasılat dışında bırakılır. Benzer şekilde,
acente ilişkilerinde brüt ekonomik yarar
akışları işletme
özkaynaklarında artış yaratmayan,
acentası olunan
işletme adına yapılan tahsilat tutarlarını
da içerir. Acentası
olunan işletme adına yapılan tahsilat
tutarları hasılat değildir. Hasılat yalnızca
komisyon tutarıdır.
Hasılatın Ölçümü
9. Hasılat alınan veya
alınacak olan bedelin gerçeğe uygun değeri
ile ölçülür.
10. Bir işlemden doğan
hasılat tutarı, genellikle işletme ile
varlığın alıcısı veya kullanıcısı arasındaki
anlaşma ile belirlenir. Hasılat, işletme
tarafından uygulanan ticari
iskontolar ve
miktar indirimleri de göz önünde tutularak,
alınan veya alınacak olan bedelin gerçeğe
uygun değeri ile ölçülür.
11. Çoğu durumda bedel,
nakit veya nakit benzerleri biçimindedir ve
hasılat tutarı da alınan veya alınacak olan
nakit ya da
nakit benzerleri tutarıdır. Ancak, nakit ve
nakit benzerleri girişinin ertelendiği
durumlarda; satış bedelinin gerçeğe uygun
değeri, alınacak olan nakdin nominal
tutarından daha düşük olabilir. Örneğin,
işletme alıcıya vade farksız bir satış
yapabilir veya satış bedeli olarak alıcıdan
piyasa faiz oranı altında olan bir alacak
senedi alabilir. Anlaşma bir finansman
işlemi niteliği taşıyorsa, satış bedelinin
gerçeğe uygun değeri gelecekteki tüm
tahsilatların emsal faiz oranı ile
iskonto edilmesi
yoluyla belirlenir. Emsal faiz oranı
aşağıdakilerden biri olarak tespit
edilebilir:
(a) Benzer kredi
derecelendirmesine sahip bir işletmenin
benzer finansal
araçları için geçerli olan faiz oranı; veya
(b)
Finansal aracın nominal değerini
ilgili mal veya hizmetin nakit satış
fiyatına indirgeyen faiz oranı.
Satış bedelinin nominal
tutarı ile gerçeğe uygun değeri arasındaki
fark, bu Standardın 29 ve 30 uncu
paragrafları ile "TMS 39
Finansal
Araçlar: Muhasebeleştirme ve Ölçme"
Standardına göre faiz geliri olarak
muhasebeleştirilir.
12. Mal veya hizmetlerin
benzer özelliklere ve değere sahip mal
ya da
hizmetlerle değiştirilmesi veya vadeli
takasa (swap)
konu edilmesi, hasılat yaratıcı işlem olarak
değerlendirilmez. Belli yerleşim
bölgesindeki talebi zamanında karşılamak
üzere farklı yerlerdeki petrol ve süt
ürünleri gibi stoklarını değiştiren veya
vadeli takasa konu eden satıcılarda bu
duruma sıkça rastlanır. Birbirinden farklı
mal veya hizmetlerin değiştirilmesinde,
takas hasılat yaratıcı bir işlem olarak
değerlendirilir. Bu durumda hasılat, alınan
mal veya hizmetlerin gerçeğe uygun
değerinden transfer edilen nakit ve nakit
benzerleri tutarının düşülmesi suretiyle
hesaplanır. Elde edilen mal veya hizmetlerin
gerçeğe uygun değerinin güvenilir biçimde
belirlenemediği durumlarda hasılat, elden
çıkarılan mal veya hizmetlerin gerçeğe uygun
değerine varsa transfer edilen nakit ve
nakit benzerleri tutarının eklenmesi
suretiyle hesaplanır.
İşlemin ayrıştırılması
13. Bu Standarttaki
muhasebeleştirilme ilkeleri genellikle her
bir işleme ayrı ayrı
uygulanır. Ancak bazı durumlarda,
muhasebeleştirme ilkelerini işlemin özünü
yansıtabilmek amacıyla, tek bir işlemin
ayrıştırılabilir kısımlarına ayrı
ayrı uygulamak
gerekebilir. Örneğin, bir ürünün satış
fiyatı ayrıştırılabilir nitelikteki satış
sonrası servis tutarını da içeriyorsa, bu
tutarın hasılat olarak muhasebeleştirilmesi
ertelenerek, servis hizmetinin verildiği
dönem boyunca hasılat olarak
finansal
tablolara yansıtılır. Buna karşın,
birbiriyle bağlantılı bir işlemler serisinin
bir bütün olarak değerlendirilmediği
takdirde ticari etkisinin anlaşılamadığı
durumlarda, muhasebeleştirilme ilkeleri iki
veya daha çok işleme birlikte uygulanır.
Örneğin, bir işletme mal satarken aynı anda
bu işlemin etkisini ortadan kaldıracak
biçimde malları ileri bir tarihte geri satın
almak üzere ayrı bir anlaşma yapabilir; bu
durumda iki işlem birlikte değerlendirilir.
Mal satışı
14. Mal satışına ilişkin
hasılat, aşağıdaki tüm koşullar yerine
geldiğinde finansal
tablolara yansıtılır.
(a) İşletmenin malların
sahipliği ile ilgili önemli risk ve
getirileri alıcıya devretmiş olması;
(b) İşletmenin satılan
mallar üzerinde etkin bir kontrolü veya
sahipliğin genel olarak gerektirdiği şekilde
bir yönetim etkinliğini sürdürmemesi;
(c) Hasılat tutarının
güvenilir biçimde ölçülebilmesi;
(d) İşleme ilişkin ekonomik
yararların işletmece elde edilmesinin
muhtemel olması;
(e) İşleme ilişkin
yüklenilen veya yüklenilecek olan
maliyetlerin güvenilir biçimde
ölçülebilmesi.
15. Bir işletmenin
sahiplikle ilgili önemli risk ve getirileri
alıcıya ne zaman devretmiş sayılacağının
değerlendirilmesi, işleme ilişkin koşulların
incelenmesini gerektirir. Çoğu kez,
sahiplikle ilgili risk ve yararların devri
ile mülkiyet veya zilyetliğin alıcıya devri
aynı anda olur. Perakende satışların çoğunda
bu durum söz konusudur. Başka durumlarda,
sahiplikle ilgili risk ve getirilerin devri
ile mülkiyet veya zilyetliğin devri farklı
zamanlarda gerçekleşir.
16. İşletmenin, sahiplikle
ilgili önemli riskleri taşımaya devam etmesi
durumunda, bu işlem bir satış değildir ve
hasılat olarak muhasebeleştirilmez. Bir
işletme sahiplikle ilgili önemli riski
çeşitli şekillerde taşıyabilir. İşletmenin
sahiplikle ilgili önemli risk ve yararları
taşımaya devam ettiği durumlara ilişkin
örnekler aşağıdadır:
(a) İşletmenin normal
garanti hükümleri kapsamı dışında yetersiz
performansa ilişkin yükümlülük taşıması;
(b) Satış hasılatının
işletme tarafından tahsil edilmesinin,
alıcının söz konusu maldan üçüncü kişilere
satmak suretiyle hasılat yaratması koşuluna
bağlı olması;
(c) Satışın ilgili varlığın
monte edilmesi koşuluyla yapılması ve
sözleşmenin önemli bir bölümünü oluşturan
montajın henüz işletme tarafından
tamamlanmamış olması;
(d) Alıcının satış
sözleşmesi ile belirlenen bir gerekçeye
dayanarak alımdan vazgeçme hakkının
bulunması ve işletmenin söz konusu malların
iade edilip edilmeyeceğinden emin olmaması.
17. İşletmenin, sahiplikle
ilgili önemsiz bir riski taşıması durumunda,
işlem satış niteliğindedir ve hasılat olarak
finansal
tablolara yansıtılır. Örneğin, satıcı
yalnızca alacak tutarının tahsilatını
güvence altına almak amacıyla hukuki
sahipliği muhafaza edebilir. Eğer işletme
böyle bir durumda sahiplikle ilgili önemli
risk ve yararları devretmişse, işlem satış
niteliğindedir ve hasılat olarak
finansal
tablolara yansıtılır. İşletme tarafından
sahipliğe ilişkin önemsiz risk taşınmasına
ilişkin bir başka örnek de, alıcının memnun
kalmaması durumunda bedelin iade edileceği
bir perakende satıştır. Bu gibi durumlarda
hasılat, satıcının gelecekteki mal
iadelerini güvenilir biçimde tahmin
edebilmesi ve bunlar için geçmiş deneyimler
ve diğer ilgili veriler çerçevesinde bir
karşılık ayırması
koşuluyla, satışın gerçekleştiği tarih
itibariyle finansal
tablolara yansıtılır.
18. Hasılat ancak işleme
ilişkin ekonomik yararların işletme
tarafından elde edilmesinin muhtemel olması
durumunda finansal
tablolara yansıtılır. Bazı durumlarda bu,
tahsilat yapılana veya bir belirsizlik
ortadan kaldırılana kadar mümkün
olmayabilir. Örneğin yabancı bir ülkede
yapılan satışta, yetkili otoritenin bedelin
yurt dışına transferine izin vermesi
konusunda belirsizlik olabilir. İzin
verildiğinde belirsizlik ortadan kalkar ve
hasılat finansal
tablolara yansıtılır. Daha önce
finansal
tablolara yansıtılmış olan hasılat tutarının
tahsil edilebilirliği konusunda bir
belirsizliğin ortaya çıkması durumunda,
tahsil edilemeyen veya tahsil edilebilme
olasılığı muhtemel olmaktan çıkan tutar,
başlangıçta muhasebeleştirilen hasılatın
düzeltilmesi yerine, gider olarak
finansal
tablolara yansıtılır.
19. Aynı işlem veya olayla
ilgili hasılat ve giderler, hasılat ve
giderlerin eşleştirilmesi kapsamında, eş
zamanlı olarak muhasebeleştirilir. Malların
tesliminden sonra ortaya çıkacak garanti
masrafları ve diğer maliyetler dahil olmak
üzere giderlerin, hasılatın kayda alınması
için gerekli diğer koşullar sağlandığında,
normal koşullarda güvenilir biçimde
ölçülebildiği kabul edilir. Ancak, giderler
güvenilir biçimde ölçülemiyorsa hasılat
finansal
tablolara yansıtılmaz; böyle durumlarda mal
satışıyla ilgili daha önce alınmış bedel
yükümlülük olarak muhasebeleştirilir.
Hizmetlerin sunumu
20. Hizmet sunumuna ilişkin
bir işlemin sonucunun güvenilir biçimde
tahmin edilebildiği durumlarda, işlemle
ilgili hasılat işlemin bilanço tarihi
itibariyle tamamlanma düzeyi dikkate
alınarak finansal
tablolara yansıtılır. Aşağıdaki koşulların
tamamının varlığı durumunda, işleme ilişkin
sonuçların güvenilir biçimde tahmin
edilebildiği kabul edilir:
(a) Hasılat tutarının
güvenilir biçimde ölçülebilmesi;
(b) İşleme ilişkin ekonomik
yararların işletme tarafından elde
edileceğinin muhtemel olması;
(c) Bilanço tarihi
itibariyle işlemin tamamlanma düzeyinin
güvenilir biçimde ölçülebilmesi; ve
(d) İşlem için katlanılan
maliyetler ile işlemin tamamlanması için
gereken maliyetlerin güvenilir biçimde
ölçülebilmesi.
21. İşlemin tamamlanma
düzeyi dikkate alınarak hasılatın kayda
alınması tamamlanma yüzdesi yöntemi olarak
adlandırılır. Bu yönteme göre hasılat,
hizmetlerin sunulduğu dönemlerde
finansal
tablolara yansıtılır. Hasılatın bu yönteme
göre muhasebeleştirilmesi bir dönemde
yapılan hizmet ve performansı hakkında
yararlı bilgiler sağlar."TMS 11 İnşaat
Sözleşmeleri" Standardı da hasılatın bu
esasa göre muhasebeleştirilmesini gerekli
kılmaktadır. Bu Standardın hükümlerinin
genellikle hizmet sunumu kapsamında
hasılatın ve ilgili giderlerin
muhasebeleştirilmesine uygulanması
mümkündür.
22. Hasılat, ancak işleme
ilişkin ekonomik yararların işletme
tarafından elde edilmesi muhtemel olduğunda
finansal
tablolara yansıtılır. Ancak daha önce
muhasebeleştirilmiş olan hasılat tutarının
tahsil edilebilirliği konusunda bir
belirsizlik ortaya çıkarsa, tahsil
edilemeyen veya tahsil edilebilmesi muhtemel
olmaktan çıkan tutar başlangıçta kayda
alınmış hasılatın düzeltilmesi yerine gider
olarak finansal
tablolara yansıtılır.
23. İşletme tarafından
işlemin karşı taraflarıyla aşağıdakiler
üzerinde anlaşmaya vardıktan sonra güvenilir
tahminlerde bulunabileceği kabul edilir:
(a) Taraflarca sunulacak ve
alınacak hizmetle ilgili olarak her iki
tarafın yaptırıma bağlanmış hakları,
(b) Hizmet bedeli,
(c) Ödeme şekli ve
koşulları.
İşletmede etkin bir dahili
finansal
bütçeleme ve
raporlama sisteminin mevcut olması da
gereklidir. İşletme, hizmet sunumu devam
ederken, verilen hizmete ilişkin hasılat
tahminini gözden geçirip gerektiğinde
değiştirir. Tahminlerin bu şekilde
düzeltmeye tabi tutulması, işlemlerin
sonuçlarının güvenilir biçimde tahmin
edilemediği anlamına gelmez.
24. Bir işlemin tamamlanma
düzeyi çeşitli yöntemlerle belirlenebilir.
İşletme, verilen hizmeti güvenilir biçimde
ölçen yöntemi kullanır. İşlemin niteliğine
bağlı olarak bu yöntemler aşağıdakileri
içerebilir:
(a) Yapılan işe ilişkin
incelemeler,
(b) Bilanço tarihine kadar
yapılan hizmetlerin verilecek toplam
hizmetlere oranı,
(c) İşlemin tahmini toplam
maliyetleri içinde bu güne kadar katlanılan
maliyetlerin oranı. İşlemin tahmini toplam
maliyetlerine yalnızca verilen veya
verilecek olan hizmetlerin maliyetleri
yansıtılır.
Hakedişler ve müşterilerden alınan
avanslar genellikle verilmiş hizmetleri
yansıtmaz.
25. Belirli bir dönemde,
belirsiz sayıda işlemin yapılması suretiyle
sunulan hizmetler için; başka bir yöntemin
tamamlanma düzeyini daha iyi temsil
edeceğine ilişkin bir kanıtın bulunmaması
durumunda, hasılat belirlenmiş dönem boyunca
eşit olarak finansal
tablolara yansıtılır. Belirli bir işlemin
diğer bütün işlemlerden önemli olması
durumunda, hasılatın muhasebeleştirilmesi
önemli işlemin yerine getirilmesine kadar
ertelenir.
26. Hizmet sunumuna ilişkin
işlemin sonucunun güvenilir biçimde tahmin
edilemediği durumlarda, hasılat ancak
finansal
tablolara yansıtılmış giderlerin geri
kazanılabilir tutarı kadar
finansal
tablolara yansıtılır.
27. İşlemin başlangıç
evrelerinde, işlem sonucunun güvenilir
biçimde tahmin edilememesi sıkça
karşılaşılan bir durumdur. Ancak işletmenin
katlanılmış işlem maliyetlerini geri
kazanması muhtemel olabilir. Bu nedenle
hasılat, ancak geri kazanılabileceği
beklenen katlanılmış maliyetler tutarında
finansal
tablolara yansıtılır. İşlem sonucu güvenilir
biçimde tahmin edilemediğinden
finansal
tablolara kâr yansıtılmaz.
28. İşlem sonucunun
güvenilir biçimde tahmin edilemediği ve
katlanılmış maliyetlerin geri kazanılmasının
muhtemel olmadığı durumlarda,
finansal
tablolara hasılat yansıtılmaz ve katlanılmış
maliyetler gider olarak muhasebeleştirilir.
Sözleşme sonucunun güvenilir biçimde tahmin
edilmesini engelleyen belirsizliklerin
ortadan kalkması durumunda, hasılat 26
ncı paragraf
hükmü yerine, 20 nci
paragraf hükmü çerçevesinde
muhasebeleştirilir.
Faiz, isim hakları
ve temettüler
29. İşletme varlıklarının
başkaları tarafından kullanılmasından
sağlanan faiz, isim hakları ve temettü
getirileri aşağıdaki koşulların bulunması
durumunda 30 uncu paragrafı esas alınarak
muhasebeleştirilir:
(a) İşlemle ilgili ekonomik
yararların işletme tarafından elde
edilmesinin muhtemel olması; ve
(b) Hasılat tutarının
güvenilir biçimde ölçülebilmesi.
30. Hasılat aşağıdaki
esaslar çerçevesinde
finansal tablolara yansıtılır:
(a) Faiz, "TMS 39
Finansal
Araçlar: Muhasebeleştirme ve Ölçme"
Standardında belirlenen etkin faiz yöntemine
göre muhasebeleştirilir;
(b) İsim hakları; ilgili
sözleşmenin özü dikkate alınarak, tahakkuk
esasına göre muhasebeleştirilir; ve
(c) Temettüler;
hissedarların tahsil etme hakları ortaya
çıktığında finansal
tablolara yansıtılır.
31. "-"
32. Faiz içeren bir menkul
kıymetin ediniminden önce ödenmemiş faizin
tahakkuku durumunda; sonradan tahsil edilen
faiz, edinim öncesi ve edinim sonrası
dönemlere ayrılır ve yalnızca edinim
sonrasına ait kısım hasılat olarak
finansal
tablolara yansıtılır. Bir hisse senedinden
elde edilen temettüün söz konusu hisse
senedini elde etme tarihinden önceki
dönemlere ait kârın dağıtılmasından
kaynaklanan kısmı, ilgili hisse senedinin
maliyetinden indirilir. Seçmeli bazda
olanlar dışında eğer ayrıştırma yapmak zor
ise, bu tutarların hisse senetleri
maliyetlerinin bir kısmını karşıladığının
açıkça belirlenebildiği durumlar hariç
temettüler hasılat olarak kayda alınır.
33. İsim hakları, sözleşme
hükümlerinin özü çerçevesinde, başka
sistematik ve gerçekçi bir yöntemin daha
uygun olmaması koşuluyla, ilgili sözleşme
hükümlerine göre muhasebeleştirilir.
34. Hasılat sadece işleme
ilişkin ekonomik yararların işletme
tarafından elde edilmesi muhtemel olduğunda
finansal
tablolara yansıtılır. Daha önce
finansal
tablolara yansıtılmış olan hasılat tutarının
tahsil edilebilirliği konusunda bir
belirsizlik ortaya çıktığında, tahsil
edilemeyen veya tahsil edilebilmesi muhtemel
olmaktan çıkan tutar başlangıçta hasılat
olarak muhasebeleştirilmiş tutarın
düzeltilmesi yerine, gider olarak
finansal
tablolara yansıtılır.
Açıklama
35. İşletme tarafından
aşağıdaki hususlar açıklanır:
(a) Hizmetlerin sunumuna
ilişkin işlemlerin tamamlanma düzeylerinin
belirlenmesi için kullanılan yöntemler
dahil, hasılatın muhasebeleştirilmesine
yönelik muhasebe politikaları;
(b) Aşağıdakilerden doğan ve
dönem içinde muhasebeleştirilen her bir
önemli hasılat sınıfı tutarı:
(i) mal satışları
(ii)
hizmet sunumları;
(iii)
faiz;
(iv) isim hakları;
(v) temettüler; ve
(c) Her bir önemli hasılat
sınıfı içinde yer alan mal veya hizmet
takası suretiyle ortaya çıkan hasılat
tutarı.
36. İşletmeler koşullu
borçlarını ve koşullu varlıklarını "TMS 37
Karşılıklar, Koşullu Borçlar ve Koşullu
Varlıklar" Standardı hükümlerine göre
açıklar. Koşullu borçlar ve koşullu
varlıklar; garanti maliyetleri, ödeme
talepleri, cezalar veya olası zararlar
nedeniyle ortaya çıkabilir.
|