Türkiye'nin Muhasebe Rehberi   I  Yayınlanan En Son Mevzuatlar  I  2010 Vergi Takvimi  I   2010 Yılı Muhasebe Uygulamaları  I  Beyanname Rehberi  
Ana sayfa Yasal Uyarı Künye Danışma Hattı Güncel Bilgi Arşivi

      Çalışma Hayatı Rehberi

 MUHASEBE GÜNCEL BÜLTEN :   30 KASIM 2010

  Vergi Rehberi 

  2010 Çalışmaları 
  2010 Pratik Bilgiler 
  Staj - Stajyer Rehberi
  Maliye Rehberi
  BEŞ DAKİKA ARA !...
  Makale Rehberi

  Kanun-Mevzuat Rehberi  

  Sosyal Güvenlik Rehberi  

 

 
   

Boşanmada mal paylaşımı yarı yarıya değildir

En son Acun Ilıcalı ile ilgili haberlerde de konu dile getirildi ama yasanın tam anlaşılamamış olduğu görülüyor. Boşanmada mal paylaşımı yüzde 50, yüzde 50 değildir. Boşanma sonrasında diğer tarafın adına kayıtlı mallarda kendisinin de alım esnasında payı olduğunu iddia eden tarafa edinimdeki payı oranında mal verilir.
Herkesin özel hayatı kendisine ait ve ben dahil kimseyi ilgilendirmez ama Acun Ilıcalı ile ilgili haberlerde dayanak yapılan hukukçular, Ilıcalı’nın var olan 50 milyon değerindeki mal varlığının yarısının boşanan eşe verileceğini iddia ediyorlar. Bunu da boşanmada mal paylaşımı kuralına dayandırıyorlar. Bu, hatalı ve yanlış bir değerlendirmedir. Bilindiği üzere, DSP-MHP-ANAP koalisyon hükümeti sırasında Adalet Bakanı olan Hikmet Sami Türk zamanında TBMM’den geçirilen Medeni Kanun sonrasında, ayrı bir sözleşme yapılmamış ise mal birliği ilkesi geçerlidir. Daha önceki yıllarda ise mal kimin üzerine kayıtlıysa ona ait oluyordu.

KİMLER REJİME TABİ
Taraflar, evlenirken veya evlendikten sonra kanunda yazılı mal rejimlerinden birini seçip sözleşme yapmamışlarsa ilk sıradaki yasal mal rejimine, yani edinilmiş mallara katılma rejimine tabi olurlar. Eşler, Medeni Kanun’un, dolayısıyla bu mal rejimlerinin kabul edildiği tarih olan 1 Ocak 2002’ye kadar geçen süre için eski rejime, ondan sonra edindikleri mallar için yeni rejime tabi olacaklardır. Yani bu mal rejimi, mevcut evlilikler içinde 1 Ocak 2002’ye kadar edinilmiş malları kapsamamaktadır. Sonrasında edinilmiş mallar konusunda ise davayla katkı veya katılım bedeli istenebilir. Ancak, taraflar 1 Ocak 2003 tarihine kadar notere başvurup yeni mal rejiminin, evliliklerinin başlangıcından itibaren uygulanmasını kabul ettiklerini belirtebilirler. Fakat sözleşme yapmamış iseler, 1 Ocak 2002’ye kadar eski rejime, 1 Ocak 2002 tarihinden itibaren de yeni rejime tabi olurlar.
a) Tarafların evlenmelerinden başlayarak emekleri karşılığında edindikleri mallar (yani yaptıkları iş ve meslek dolayısıyla elde ettikleri kazançlardan edindikleri mallar).
b) Sosyal güvenlik ve sosyal yardım kurum ve kuruluşlarının veya personele yardım amacıyla kurulan sandık ve benzerlerinin yaptığı ödemeler (emekli ikramiyesi gibi).
c) Çalışma gücünün kaybı nedeniyle ödenen tazminatlar.
d) Kişisel malların gelirleri.
e) Edinilmiş malların yerine geçen değerler. Mal rejimi yani malların paylaşımı, boşanma, evliliğin iptali, ölüm veya sözleşme yapılarak başka bir mal rejiminin kabulüyle sona erer.

Edinilmiş mallar nasıl paylaştırılır?
Eşlerden biri, diğer eşin bir mal edinmesine, sahip olduğu malın iyileştirilmesine veya korunmasına “hiç veya bir karşılık almaksızın” katkıda bulunmuşsa, tasfiye sırasında bu malda ortaya çıkan değer artışı için “katkısı oranında” alacak hakkına sahip olur. Bu alacak, o malın tasfiye sırasındaki değerine göre hesaplanır. Bir değer kaybı söz konusu olmuşsa katkının başlangıçtaki değeri esas alınır. (Md.227)

MALLAR YARI YARIYA BÖLÜNMEZ
Boşanma davalarında aile hâkimi önce boşanmaya karar verir, genelde de boşanmadan sonra taraflardan biri dava etmişse edinilmiş mallara katkı davasına devam eder. İkinci dava olan edinilmiş mallara katkı davasında, mesela bütün gayrimenkuller Acun Ilıcalı adına tapuda kayıtlı ise boşanan eş bu malların alımında veya elde edilmesinde katkısı olduğunu iddia eder. Dava sırasında katkısını kanıtlayabilirse, mesela bu mallar edinilirken benim şu şu gelirlerim de kullanıldı derse katkısı oranında mallar paylaştırılır.
Ilıcalı Ailesi’nden hangisinin daha çok kazandığını buradan tam bilemiyorum ama göründüğü kadarıyla, Acun Ilıcalı’nın son yıllarda yaptığı yüksek reytingli programlardan elde ettiği gelirlerin çok olduğu herkesin malumudur. Şayet, Bayan Ilıcalı’nın bu programları gerçekleştiren şirkete ortaklığı yoksa fazla bir alacağı da olmaz.
Ancak, boşanmada kusuru tespit edilen tarafın karşı tarafa belli bir tazminat ödeme mükellefiyetinin konumuzla alakası olmadığını da belirtmek gerekir.
Ali Tezel
atezel@htgazete.com.tr
Habertürk

Yasal Uyarı
 
   

 
 

 

 

 
  ▼ Yayınlanan En Son  Mevzuatlar   (Sitenize ekleyebilirsiniz)


Copyrıght  © 2005-2010 www.muhasebenet.net www.muhasebenet.com. Her hakkı saklıdır.