Fon akım tablosu,
bilanço ve gelir tablosu ile birlikte ilgililere
sunulur, böylece işletmenin mali gücü ve bu mali gücün
nasıl kullanıldığı, gelecekteki fon gereksiniminin ne
olduğu gibi konularda bilgiler verir.
Fon akım tablosu
fon kaynakları ve fon kullanımları olarak iki bölümden
oluşmaktadır.İlk bölümde işletmenin belli bir dönemde
elde ettiği fonlar, diğer bölümde ise bu fonların
nerelerde kullanıldığı gösterilmektedir.
Fon Kaynakları
Bir işletmenin sağalayabileceği fon
kaynakları temel olarak dört grupta toplanmaktadır:
·
İşletmenin faaliyetleri sonucu yaratılan
kaynaklar
·
İşletmenin aktif değerlerindeki
azalışlar
·
İşletmenin borçlarındaki artışlar
·
İşletmenin sermayesindeki artışlar
İşletmenin belli
bir faaliyet döneminde yarattığı kaynaklar şöyle ifade
edilebilir:
Dönem karı + Nakit çıkışı gerektirmeyen
giderler – Nakit girişi sağlamayan gelirler
İşlem sonucunda
oluşacak artı tutar işletmenin faaliyetleri sonucunda
yaratmış olduğu fon kaynaklarını ifade edecektir.Gelir
tablosunda dönem karı hesaplanırken yapılan işlemlerde
aslında işletmeden bir fon çıkışı yaratmayan giderler ve
aynı zamanda fon girişi sağlamayan gelirler de yer
almaktadır.Bu türden olan gelir ve giderler ne fon
kaynağı, ne de fon kullanımını ifade ederler.Örnek
olarak işletmenin ayırmış olduğu amortisman giderleri
gösterilebilir.Aslında işletmeden amortisman tutarı
kadar bir fon çıkışı olmamış, ama bu tutar dönem karının
hesaplanmasında düşülmüştür.Stok değer düşüklüğü, menkul
kıymet değer düşüklüğü, önceden ödenmiş giderlerin cari
dönemde giderleştirilen kısımlarının izlenildiği
hesaplar da aynı özelliğe sahiptirler.Tüm bu giderler
gelir tablosunun uygun bölümlerinde yer almış, dönem
karı saptanırken bu giderler düşülmüş, ama aslında
işletmeden bir fon çıkışı yaşanmamıştır.Aynı şekilde
gelir tablosunda gelir olarak kabul edilen ama işletmeye
fon girişi sağlamayan türden olan gelir hesapları da yer
almaktadır.Örnek olarak işletmenin önceden tahsil ettiği
gelirlerin cari dönemde gelir olarak kabul edilen
kısımları gösterilebilir.Tahakkuk etmiş ama henüz tahsil
edilmemiş gelirler de aynı özelliğe sahiptirler.Bu
türden olan gelirler işletmeye cari dönemde gerçek
anlamda bir fon girişi sağlamadıkları halde gelir
tablosunda uygun bölümlerinde yer almış ve dönem karının
hesaplanmasında kullanılmışlardır.Gerçek fon kaynağı
tutarını belirlemek için bu tür gelirlerin dönem
karından geri düşülmesi gerekmektedir.İşletmede nakit
çıkışı sağlamayan giderler aşağıdaki gibidir:
-
Amortisman giderleri
-
Reeskont faiz giderleri
-
Karşılık giderleri
-
Gelecek aylara ait giderlerin cari
döneme ait kısımları
-
Gider tahakkuklarında artışlar
İşletmeye fon girişi sağlamayan gelirler
ise şunlardır:
-
Reeskont faiz gelirleri
-
Konusu kalmayan karşılıklar
-
Gelecek aylara ait gelirlerin cari
döneme ait kısımları
-
Gelir tahakkuklarında artışlar
Fon akım tablosunun
faaliyetlerden sağlanan fon kaynakları bölümü
hazırlanırken dönemin gelir tablosundaki olağan ve
olağan dışı kar tuturlarından onların hesaplanmasında
yer alan yukarıdaki gelir ve gider çeşitleri kurallara
uygun şekilde eklenmeli ve düşülmelidir.Yani dönemin
olağan ve olağan dışı kar tutarlarına fon çıkışı
sağlamayan giderler eklenmeli, fon girişi sağlamayan
gelirler ise düşülmelidir.
İşletmenin aktif
değerlerinde oluşacak azalış işletmeye fon kaynağı
sağlamaktadır.Bilindiği üzere işletmenin varlıkları
Dönen varlıklar ve duran Varlıklar başlıkları altında
toplanmaktadır.Dönen varlıklardaki azalışların
saptanmasında brüt değerler kulanılmaktadır.Yanı
karşılıklar ve değer düzenleyici hesaplar dikkate
alınmamaktadır.Duran varlık kalemlerindeki azalışlar
saptanırken de brüt değerler kullanılmaktadır.Tekdüzen
muhasebe sistemine uygun olarak duran varlıkların satın
alınmasından doğan fon çıkışları ve duran varlıkların
satılmasından doğan fon girişleri fon akım tablosunda
ayrı ayrı gösterilmektedir.İşletme sahip olduğu duran
varlığı net defter değerinin hem üstünde, hem de altında
bir tutara satabilir ki, birinci durumda işletme kar,
ikncide ise zarara uğrayacaktır.Net defter değeri maddi
duran varlığın maliyet bedeli ile birikmiş amortisman
tutarı arasındaki farktır.İşletmenin maddi duran varlık
satışından elde edeceği kar olağandışı gelir, zarar ise
olağandışı zarardır ve bu tutarlar sırasıyla diğer
olağandışı gelir ve karlar ve diğer olağandışı zararlar
hesaplarında izlenilmektedir.Gelir tablosunda dönem karı
hesaplanırken bu kalemler de hesaba katılmışlardır.Fon
akım tablosunda aynı tutarın iki defa hesaplanmasına yol
vermemek için maddi duran varlık satışı karı dönem
karından düşülmeli, zarar tutarı ise dönem karına
eklenmelidir.
İşletme uzun veya
kısa vadeli borçlanma yoluyla da fon kaynağı
sağlayabilir.Burada dikkat edilmesi gereken borç ve
gider karşılıkları alt başlığındaki kalemlerdeki artışın
fon kaynağı olarak kabul edilmemesidir.Aynı şekilde
işletmenin sermeyesinde oluşacak artışlar da fon
kaynağı oluşturmaktadır.Öz sermaye kalemlerinden
yedekler kalemlerindeki artış ve yeniden değerleme
artışları fon kaynağı olarak kabul
edilmemektedir.Kısacası işletmenin aktif kalemlerindeki
azalış, pasif kalemlerindeki artış fon kaynağı olarak
nitelendirilmektedir.
Fon Kullanımları.
İşletmenin fon kullanımları da dört
grupta toplanmaktadır:
-
İşletmenin faaliyetleri sonucunda fon
kullanımları
-
İşletmenin aktif değerlerinde artış
-
İşletmenin borçlarında azalış
-
İşletmenin sermayesinde azalış
Dönem karı + Nakit
çıkışı gerektirmeyen giderler – Nakit girişi sağlamayan
gelirler
işleminin negatif
değer alması işletmenin faaliyetleri sonucunda mali
kaynaklarında azalma meydana geldiğini gösterir ki, bu
da fon kullanımı anlamına gelmektedir.İşletmenin dönem
sonunda zarar etmesi onun fon kaynağı yaratmaması
anlamına gelmez.Yani dönem sonunda zarar eden bir
işletme de faaliyetleri sonucunda fon kaynağı yaratbilir.Şöyle
ki, işletmenin cari dönemde ayırmış olduğu amortisman,
karşılık, itfa payları dönem zararından büyük ise
aradaki fark kadar işletme fon kaynağı
yaratabilmiştir.Aksi durumda ise aradaki fark kadar mali
kaynaklarda bir azalma yani fon kullanımı olmuştur.Fon
akım tablosunun faaliyetlerle ilgili fon kullanımı
bölümünde de fon kaynaklarında olduğu gibi olağan ve
olağandışı zarar tutarları üzerinde düzeltmelerin
yapılması gerekmektedir.Önemli olan bu düzeltmeler
sonucunda ortaya çıkacak olan değerdir.Değerin artı
çıkması fon kaynağı, eksi çıkması ise fon kullanımı
olacaktır.
İşletmenin varlıklarındaki artışlar fon kullanımını
ifade ermektedir.Örnek olarak işletmenin yeni bir bina
satın alması gösterilebilir.
İşletmenin kısa ve uzun vadeli borçlarındaki azalışlar
da fon kullanımını ifade etmektedir.
Aynı
şekilde işletme sermayesinin çeşitli nedenlerle
azaltılması da fon kullanımı olarak kabul
edilmektedir.Ama işletmenin sermayesinin azaltılması
zararın sermayeye devri suretiyle yapılıyorsa bu fon
kullanımı olarak nitelendirilmez.Çünki bu drumda
işletmeden gerçek bir fon çıkışı yaşanmamaktadır.
İşletmenin belli bir dönemine ait fon akım tablosunun
hazırlana bilmesi için en az iki ardışık döneme ait
bilançolarına, cari döneme ait gelir ve kar dağıtımı
tablolarına ihtiyaç vardır.
Fon Akım Tablosunun
Yorumu
Fon akım tablosunu
daha iyi yorumlaya bilmek için tablonun kaynak ve
kullanım bölümlerini oluşturan kalemlerin dikey
yüzdelerini hesaplamak ve her bir kalemin toplam
içindeki payını dikkate alarak yorumlamak gerekir.İlk
olarak işletmenin fon kaynakları yorumlanır.İşletme
yöneticileri burda en fazla fonların nerelerden
sağlandığını incelerler.
İşletme açısından
en iyi olan faaliyetlerden sağlanan kaynaklardır.Bu
tutarın fazla olması işletmenin fon yaratma gücünün
yüksek olduğunu gösterir.Yani işletme kendi kendini
finanse edebilmektedir.Dönen varlıklardaki azalışlardan
elde edilen fonların incelenmesinde ise hazır
değerlerden daha çok stok ve alacaklardaki azalmalarla
yaratılan fonlar olumlu karşılanmaktadır.
Hazır değerlerin
azalması işletmenin likiditesini azalttığı halde
alacakların tahsili ve stok devrinin yüksek olması
yüzünden bu kalemlerde yaşanan azalışlar arzu
edilendir.Duran varlıkların azaltılması yoluyla fon
kaynaklarının sağlanması her zaman için olumlu
değildir.Eğer duran varlıklarda azalma küçülme, gerileme
yüzünden kaynaklanıyorsa bu iyi bir durum değildir.
Ama işletmenin yeni
teknolojiden yararlanmak, atıl kapasite maliyetlerinden
kurtulmak ve benzeri amaçlarla duran varlıklarını
azaltması iyi bir durumdur.
İşletmenin
borçlanma yoluyla fon elde etmesi onun kredi itibarının
iyi olmasını gösterse de elde edilen bu fonların belli
bir bedeli olduğu unutulmamalıdır.Genelde uzun vadeli
borçlanma tercih edilmektedir.Sermaye artırımı yoluyla
fon kaynağı sağlanması da arzu edilen bir durum olarak
değerlendirilmektedir.
Fon kullanımları
bölümünde ise işletmenin en fazla nerelerde fon
kullandığını incelenir.Dönen varlıklardaki artış zamanı
fon kaynaklarının hazır değerler, ticari alacaklar ve
stoklar arasında dengeli bir şekilde dağıtılmasına
dikkat edilir.Bu zaman ne likidite yetersizliğine ne de
atıl nakit tutulmasına neden olacak bir kaynak kullanımı
yapılmamalıdır.İşletmenin duran varlıklara yatırım
yapması büyümek amacıyla yapılmışsa olumlu bir durum
vardır.Ama burada yapılan fon kullanımlarının
kaynaklarına dikkat edilmelidir.Özkaynaklar ve uzun
vadeli borçlanma yoluyla yapılan duran varlık
yatırımları olumlu karşılandığı halde kısa vadeli
borçlanma yoluyla sağlanan fon kaynaklarının bu amaçla
kullanılması olumsuz bir durumdur.
Salih Kişkiş
Stajer SMMM
salih_kiskis@hotmail.com
Diğer makaleler
-Rasyo Nedir ?
-Tahsilatlarda Pos Cihazı Kolaylığı
-Vade Farkı Hakkında Bilinmeyenler ?
-Teşvikli Fatura Nedir ?
-4447
Sayılı Yasadaki sigorta prim teşviki |