|
Mali Tatil Ne İsa'ya Ne
de Musa'ya Yaradı
Mali tatil,
"5604
Sayılı Mali Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanun"
ile hayatımıza
girmiş bulunmaktadır.
Bu sene mali tatil 1 Temmuz Çarşamba günü başladı ve 20
Temmuz (Yirmisi dahil) da son bulacaktır.
Mali tatilin ismi kulağa çok güzel gelmektedir. Ama gel
gör ki olay hiç bildiğiniz gibi değil. İçi seni dışı
beni yakar misali...
Mali tatil ihdas edilmesi hakkında kanunun genel
gerekçesine baktığımızda; 3568 sayılı kanuna göre yetki
almış meslek mensuplarının yoğun ve yorucu bir iş
temposuyla çalıştıkları
ve kendilerine ayrılan bir tatil zamanı olmadığından
dolayı dinlenemedikleri, bu nedenle meslek mensuplarının
yoğun iş stresinden uzaklaşarak, daha verimli ve
sağlıklı çalışmalarını sağlanması için mali tatil ihdas
edilerek tatil yapmaları amaçlanmıştır. Mali tatilin
diğer bir amacı ise
başta Maliye Bakanlığı olmak üzere, çeşitli kamu kurum
ve kuruluşları
çalışanlarının da tatil yapması amaçlanmıştır.
Görüleceği üzere kanunun genel gerekçesinde mali tatil
ile meslek mensuplarının ve başta maliye bakanlığı
çalışanlarının
tatil yapması amaçlanmıştır. Ancak ortaya çıkan kanun
maalesef kanunun genel gerekçesi ile çelişmektedir.
Çünkü ne meslek mensupları ne de maliye çalışanları mali
tatil süresi içerisinde herhangi bir tatil yapamamaktadırlar.
Birçok
meslek mensubu ile yaptığımız görüşmede
hepsinin,
mali tatilin iş yüklerini azaltmadığını,
rutin işlerinin devam ettiğini
ve kesinlikle herhangi bir tatil yapmadıklarını
belirtmişlerdir.
Çünkü meslek mensuplarının aylık olarak yapmış oldukları
ve işlerinin büyük bir çoğunluğunu oluşturan KDV,
Muhtasar beyannamelerinin ve Ba-Bs formlarının verilmesi
süresi mali tatilden sonra 7 gün uzamaktadır.
Bu nedenle
meslek mensupları az önce bahsettiğimiz işleri
yetiştirmek için mali tatil süresi içerisinde çalışmak
zorunda kalmakta ve
böylece
tatil yapma imkanlarıda ortadan kalkmaktadır. Çünkü
meslek mensuplarının
1-20 Temmuz tarihleri arasında tatil yaptıklarında
sözkonusu işleri 7 gün içinde bitirmeleri neredeyse
imkansız olmaktadır.
Hal böyle olunca meslek mensupları herhangi bir tatil
yapamamakta ve sadece mali tatilin ismi tatil olarak
kalmakta ve fiiliyatta hiçbir anlam teşkil etmemektedir.
Diğer taraftan mali tatil maliye çalışanlarınada
herhangi bir avantaj sağlamamıştır. Çünkü mali tatil
süresinde maliye çalışanları aynen işlerine devam
etmektedirler. Aslında adli tatilde olduğu gibi mali
tatil süresince maliye çalışanlarınada izin verilmesi
gerekmekte; ancak bu şekildeki bir mali tatil anlamlı
olacaktır.
Görüleceği üzere genel gerekçede belirtildiği üzere asıl
amacı meslek mensuplarının ve maliye çalışanlarının
tatil yapması için getirilen düzenleme malesef kör topal
olarak çıkarılmıştır. Sözkonusu düzenlemeden ne meslek
mensupları ne de maliye çalışanları yararlanmıştır.
Herhalde böyle bir uygulamanın ülkemiz haricinde başka
bir ülkede olacağını zannetmiyorum. İsmi tatil ama
kendisi yok.
Mali tatilin ismi gibi anlamlı olması için gerekli bazı
düzenlemelerin yapılması kaçınılmazdır. Aksi takdirde
hiçbir meslek mensubu bu sözde tatilden
yararlanamayacaktır.
Aslında yapılması gereken düzenleme son derece kolaydır.
Temmuz dönemi içerisinde verilmesi gereken beyanname ve
bildirimlerin bir sonraki ay olan Ağustos ayında
verilmesi sağlanarak meslek mensuplarının temmuz ayında
mali tatil yapması sağlanabilir. www.muhasebenet.net
Diğer taraftan maliye çalışanlarına ve denetim
elemanlarınada mali tatil boyunca izinli sayılmaları
sağlanarak mali tatilin uygulanması gerekmektedir.
Onun haricinde şu an ki düzenlemeye göre meslek
mensuplarının ve maliye çalışanlarının tatil yapması
mümkün değildir. Anlayacağınız mali tatil ne İsa’ya
(Meslek mensuplarına)
ne de Musa’ya
(Maliye Çalışanlarına)
yaramıştır.
Mahmut SUÇİÇEK
Vergi Denetmeni
mahmutsucicek@gmail.com
www.muhasebenet.net
www.vergisigorta.com
06.07.2009
Diğer makaleleri
|
