| 
                         
                        
                        
                        BAZI KAMU 
                        ALACAKLARININ UZLAŞMA USULÜ İLE 
                        
                        
                        TAHSİLİ HAKKINDA 
                        KANUN 
                        
                          
                        
                          
                        
                        
                        
                        MADDE 1- 
                        (1) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki 
                        dönemlere (beyana dayanan vergilerde bu tarihten önce 
                        verilmesi gereken beyannamelere) ilişkin olup bu 
                        maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla; 4/1/1961 
                        tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre 
                        ikmalen, re'sen ve idarece tarh edilen vergi, resim, 
                        harçlar, fon payı ve bunlara bağlı vergi ziyaı cezaları 
                        ile usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarından, vergi 
                        mahkemeleri, bölge idare mahkemeleri ve Danıştay 
                        nezdinde dava açma, ilgisine göre itiraz ve temyiz 
                        süreleri geçmemiş veya ihtilaflı olup kanun yolu 
                        tüketilmemiş bulunanlar için bu maddenin yürürlüğe 
                        girdiği tarihi takip eden ayın sonuna kadar aynı Kanunun 
                        uzlaşmaya ilişkin hükümlerine göre uzlaşma talep 
                        edilmesi ve uzlaşma sonucu tahakkuk eden vergi, resim, 
                        harçlar, fon payları ile bunlara bağlı vergi ziyaı 
                        cezaları ile usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezalarının 
                        ve bu madde kapsamında yapılan uzlaşma tarihine kadar 
                        hesaplanacak gecikme faizlerinin, ilk taksidi uzlaşma 
                        tutanağının düzenlendiği ayı takip eden aydan başlamak 
                        ve 18 ayda 18 eşit taksitte, taksit tutarları ilk taksit 
                        ödeme süresinin başlangıç tarihinden itibaren her ay ve 
                        kesri için ayrı ayrı binde iki oranında hesaplanacak 
                        faiziyle birlikte tamamen ödenmek şartıyla uzlaşmaya 
                        konu tutardan kalan alacakların tahsilinden vazgeçilir. 
                        
                        
                        
                        (2) 213 sayılı Kanunun 344 üncü ve geçici 
                        27 nci maddeleri uyarınca vergi ziyaı cezası üç kat 
                        (iştirak halinde bir kat) olarak uygulanan tarhiyata 
                        ilişkin vergi ve cezalar ile bunlara bağlı usulsüzlük ve 
                        özel usulsüzlük cezaları ve il özel idareleri ile 
                        belediyelere ait vergi, resim ve harçlar hakkında bu 
                        madde hükmü uygulanmaz. 
                        
                        
                        
                        (3) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih 
                        itibarıyla uzlaşma veya tarhiyat öncesi uzlaşma 
                        talebinde bulunulmuş ancak tarhiyat öncesi uzlaşma 
                        taleplerinde uzlaşma günü verilmiş olmakla birlikte 
                        henüz uzlaşma günü gelmemiş, diğer uzlaşma taleplerinde 
                        ise henüz uzlaşma günü verilmemiş veya uzlaşma günü 
                        gelmemiş talepler ile uzlaşmanın vaki olmadığına dair 
                        tutanağa yazılan nihai teklifin kabulü için henüz süresi 
                        geçmemiş alacaklara ilişkin uzlaşma talepleri, 213 
                        sayılı Kanun hükümlerine göre sonuçlandırılır. Şu kadar 
                        ki mükelleflerin, bu madde hükmünden yararlanmak 
                        istemeleri halinde kendilerine tayin edilen uzlaşma 
                        gününde bu taleplerini yazılı olarak beyan etmeleri 
                        zorunludur. Uzlaşmanın vaki olmadığına dair tutanağa 
                        yazılan nihai teklifin kabulü için henüz süresi geçmemiş 
                        olan mükellefler ise dava açma süresi içinde yazılı 
                        başvuruda bulunmak, dava açmamak ve nihai teklifte 
                        yazılı tutarı kabul etmek koşuluyla bu madde hükmünden 
                        yararlanabilir. 
                        
                        
                        
                         (4) Mükelleflerin bu madde hükmünden 
                        yararlanabilmeleri için tarh edilen vergi, resim, 
                        harçlar ve fon payları ile kesilen cezalara karşı dava 
                        açmamaları, açılmış davalardan uzlaşma tutanağını 
                        imzaladıkları tarihte vazgeçmeleri şarttır. Uzlaşma 
                        tutanağını imzalayan mükellef-lerce davadan vazgeçme 
                        dilekçeleri uzlaşma komisyonuna verilir ve bu 
                        dilekçelerin komisyona verildiği tarih, ilgili yargı 
                        merciine verildiği tarih sayılarak dilekçeler ilgili 
                        yargı merciine gönderilir. 
                        
                        
                        
                         (5) Bu madde hükümlerinden yararlanmak 
                        üzere başvuruda bulunan ve açtıkları davalardan vazgeçen 
                        mükelleflerin, ihtilafları ile ilgili olarak daha önce 
                        verilmiş ve kanun yolu tüketilmemiş kararlar uyarınca, 
                        taraflara tebliğ edilip edilmediğine bakılmaksızın işlem 
                        yapılmaz.  İhtilafa ilişkin nihai kararın kesinleşmiş 
                        olması halinde bu madde hükmünden yararlanılamaz. Bu 
                        takdirde kesinleşmeye ilişkin kararların bu maddenin 
                        yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla taraflardan birine 
                        tebliğ edilmiş olması şarttır. 
                        
                        
                        
                        (6) Bu madde kapsamında uzlaşma sağlanan 
                        alacaklara ilişkin taksitlerin, süresinde ödenmemesi ya 
                        da eksik ödenmiş olması halinde, süresinde ödenmemiş 
                        veya eksik ödenmiş taksit tutarı; son taksit ödeme 
                        süresi sonuna kadar, ödenmeyen ya da eksik ödenen 
                        taksitin son taksite ait olması halinde ise bu tutara 
                        son taksiti izleyen ayın sonuna kadar her ay ve kesri 
                        için ayrı ayrı % 5 oranında, tahsil tarihine kadar geçen 
                        süre için ise 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme 
                        Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine 
                        göre gecikme zammı tatbik edilerek ödeme emri tebliğine 
                        gerek kalmaksızın aynı Kanun hükümlerine göre cebren 
                        takip ve tahsil edilir. 
                        
                        
                        
                        (7) Bu madde kapsamına giren tutarlara 
                        karşılık Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce 
                        yapılmış tahsilâtlar, bu madde kapsamında uzlaşılan 
                        tutarlara ve hesaplanan gecikme faizlerine 6183 sayılı 
                        Kanunun 47 nci maddesine göre mahsup edilir ve fazla 
                        tahsil edilen tutarlar red ve iade edilir. 
                        
                        
                        
                         (8) Bu maddenin uygulamasına ilişkin 
                        usul ve esasları belirlemeye ve madde kapsamında 
                        yapılacak başvuruların süresini bir aya kadar uzatmaya 
                        Maliye Bakanı yetkilidir.  
                        
                        
                        
                        MADDE 2- 
                        (1) Hazinenin özel mülkiyetinde veya Devletin hüküm ve 
                        tasarrufu altında bulunan taşınmazların kullanılması 
                        nedeniyle tespit ve takdir edilen ancak 1/7/2007 
                        tarihinden önce ilgilisine tebliğ edildiği halde bu 
                        Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla ödenmemiş olan 
                        ecrimisil alacakları; bu Kanunun yürürlüğe girdiği 
                        tarihi takip eden ikinci ayın sonuna kadar ilgilisinin 
                        yazılı başvurusu üzerine, aynı yer ve mahalde bulunan 
                        emsal nitelikteki taşınmazlar için oluşmuş kira 
                        bedelleri veya ecrimisiller, varsa bunlara ilişkin emsal 
                        yargı kararları, gerektiğinde ilgisine göre belediye, 
                        ticaret odası, ziraat odası, borsa gibi kuruluşlardan 
                        veya bilirkişilerden edinilecek bilgiler ile taşınmazın 
                        değerini etkileyecek tüm unsurlar göz önünde 
                        bulundurulmak suretiyle takdiri yapan komisyonlarca 
                        yeniden tespit edilir. Tespit edilen ve idarece 
                        ilgilisine yazıyla bildirilen bu bedelin tebliğ 
                        tarihinden itibaren bir ay içinde kabul edilmesi ve 
                        varsa ecrimisil veya takip işlemlerine karşı açılmış 
                        davalardan vazgeçilmesi koşuluyla uzlaşma tutanağı 
                        düzenlenir. Davadan vazgeçme dilekçeleri komisyona 
                        verilir ve bu dilekçelerin komisyona verildiği tarih, 
                        ilgili yargı merciine verildiği tarih sayılarak 
                        dilekçeler ilgili yargı merciine gönderilir. 
                        
                        
                        
                         (2) Uzlaşılan bu bedel, talep edilmesi 
                        hâlinde ilk taksidi uzlaşma tutanağının düzenlendiği ayı 
                        takip eden aydan başlamak üzere 18 ayda 18 eşit 
                        taksitte, taksit tutarları ilk taksit ödeme süresinin 
                        başlangıç tarihinden itibaren her ay ve kesri için ayrı 
                        ayrı binde iki oranında hesaplanacak faiziyle birlikte 
                        ödenebilir. Madde kapsamında uzlaşılan alacaklara 
                        ilişkin taksitlerin, süresinde ödenmemesi ya da eksik 
                        ödenmiş olması halinde, süresinde ödenmemiş veya eksik 
                        ödenmiş taksit tutarı; son taksit ödeme süresi sonuna 
                        kadar, ödenmeyen ya da eksik ödenen taksitin son taksite 
                        ait olması halinde ise bu tutara son taksiti izleyen 
                        ayın sonuna kadar her ay ve kesri için ayrı ayrı % 5 
                        oranında, tahsil tarihine kadar geçen süre için ise 
                        21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının 
                        Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre gecikme 
                        zammı tatbik edilerek ödeme emri tebliğine gerek 
                        kalmaksızın aynı Kanun hükümlerine göre cebren takip ve 
                        tahsil edilir. 
                        
                        
                        
                        (3) Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih 
                        itibarıyla ecrimisil ihbarnamesi veya ecrimisil düzeltme 
                        ihbarnamesinin tebliği üzerine taksitlendirilmiş olup 
                        ödenmekte olan ecrimisil alacaklarından kalan 
                        tutarların, yeniden tespit yapılmaksızın bu maddenin 
                        ikinci fıkrasında belirtilen süre ve şekilde ödenmesi 
                        mümkündür. 
                        
                        
                        
                        (4) Bu maddenin yürürlüğe girdiği 
                        tarihten önce tahsil edilmiş olan tutarlar, bu maddeye 
                        dayanılarak iade edilmez. Madde kapsamına giren 
                        alacakların, maddenin yürürlük tarihinden önce kısmen 
                        ödenmiş olması halinde, ödenmemiş tutar için madde 
                        hükmünden yararlanılır. 
                        
                        
                        
                         (5) Yukarıdaki fıkralar uyarınca 
                        yapılacak yeniden tespit, değerlendirme ve takdir 
                        işlemleri bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 
                        sekiz ay içinde sonuçlandırılır. 
                        
                        
                        
                        (6) Bu maddenin uygulanmasına ilişkin 
                        usul ve esasları belirlemeye ve beşinci fıkradaki süreyi 
                        iki aya kadar uzatmaya Maliye Bakanı yetkilidir. 
                        
                        
                        
                        MADDE 3- 
                        (1) Mülga 18/6/1999 tarihli ve 4389 sayılı Bankalar 
                        Kanununun geçici 4 üncü maddesinin (13) numaralı fıkrası 
                        uyarınca kanuni ve ihtiyari yedek akçeler ile sermayenin 
                        azaltılmasına konu edilen zararların mülga 3/6/1949 
                        tarihli ve 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 4684 
                        sayılı Kanunun 18 inci maddesi ile değişik 14 üncü 
                        maddesinin (7) numaralı bendi kapsamında matrahtan 
                        indirilebilmesine yönelik bankalar tarafından yargı 
                        mercileri nezdinde bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih 
                        itibarıyla yaratılmış ihtilaflar; bankaların bu 
                        zararların % 65'ini 2001 yılına ait kurum kazancının 
                        tespitinde geçmiş yıl zararı olarak dikkate almaları, 
                        izleyen yıllara ait kurumlar vergisi matrahının bu 
                        şekilde bulunan zarar tutarı esas alınarak 
                        düzeltilmesini kabul etmeleri ve bu konuda açtıkları tüm 
                        davalardan feragat ettiklerini bu maddenin yürürlüğe 
                        girdiği tarihten itibaren bir ay içinde ilgili vergi 
                        dairesine ve yargı merciine bildirmeleri halinde, 
                        idarece sürdürülmez. Bankalar tarafından bu şartların 
                        yerine getirilmesi halinde, ilgili yıllara ait kurumlar 
                        vergisi matrahları, 213 sayılı Kanunun zamanaşımı 
                        hükümleri dikkate alınmaksızın düzeltilir. 
                        
                        
                        
                         (2) Birinci fıkra hükmüne göre yapılan 
                        düzeltme sonucu bankalara red ve iade edilmesi gereken 
                        bir tutar bulunması halinde bu tutar, bankaların bağlı 
                        bulundukları vergi dairelerine doğmuş ve doğacak 
                        borçlarına mahsuben iade edilir. Şu kadar ki, bu 
                        maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce bu konuda 
                        verilmiş yargı kararları gereğince red ve iade edilen 
                        bir tutar bulunması halinde mahsuben iade edilecek 
                        tutar, yargı kararı gereğince iade edilen tutardan 
                        mahsup edilmek suretiyle hesaplanır. Bu fıkra hükmüne 
                        göre, red ve iade edilecek tutarlar için herhangi bir 
                        faiz veya zam hesaplanmaz. 
                        
                        
                        
                        (3) Bu madde gereğince red ve iadesi 
                        gereken tutardan daha fazla bir tutarın yargı kararları 
                        gereğince iade edilmiş olması halinde aradaki fark, bu 
                        maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden ayın sonuna 
                        kadar bankalarca red ve iadeyi yapan vergi dairesine 
                        bildirilir ve yapılan bu bildirim üzerine ilgili yılın 
                        kurumlar vergisi olarak tarh ve tahakkuk ettirilen vergi 
                        aynı sürede ödenir. Tahakkuk eden bu vergi için gecikme 
                        faizi ve vergi cezası uygulanmaz. Bu fıkra ile 
                        belirlenen sürede ödenmeyen vergi, 6183 sayılı Kanun 
                        hükümlerine göre takip ve tahsil edilir. 
                        
                        
                        
                        (4) Madde hükmünden yararlanmak üzere 
                        başvuruda bulunan bankalarca mülga 4389 sayılı Kanunun 
                        geçici 4 üncü maddesinin (13) numaralı fıkrasının 
                        uygulamasına yönelik olarak herhangi bir dava açılamaz. 
                        
                        
                        
                        (5) Bu maddenin uygulamasına ilişkin usul 
                        ve esasları tespit etmeye Maliye Bakanı yetkilidir. 
                        
                        
                        
                        MADDE 4- 
                        (1) 8/5/1991 tarihli ve 3717 sayılı Adli Personel ile 
                        Devlet Davalarını Takip Edenlere Yol Gideri ve Tazminat 
                        Verilmesi ile 492 sayılı Harçlar Kanununun Bir 
                        Maddesinin Yürürlükten Kaldırılması Hakkında Kanunun 2/A 
                        maddesi uyarınca 15/5/2004-15/7/2006 tarihleri arasında 
                        yapılan ödemeler, damga vergisi hariç herhangi bir 
                        vergiye tâbi tutulmaz. Anılan dönemlere ilişkin olarak 
                        yapılan ödemeleri gelir vergisi tevkifatına tabi tutulan 
                        mükelleflerin; tarha yetkili vergi dairelerine 
                        başvurmaları halinde Maliye Bakanlığınca belirlenecek 
                        usul ve esaslara göre red ve iade işlemleri yapılır. 
                        
                        
                        
                        (2) 25/10/1984 tarihli ve 3065 sayılı 
                        Katma Değer Vergisi Kanununun 17 nci maddesinin (2) 
                        numaralı fıkrasının (e) bendiyle istisna edilen 
                        işlemlerle ilgili olarak, 31/7/2004 tarihinden önceki 
                        dönemlere yönelik tarhiyat yapılmaz, daha önce yapılan 
                        tarhiyatlardan vazgeçilir, tahakkuk eden tutarlar terkin 
                        edilir. Tahsil edilmiş tutarlar red ve iade edilmez. 
                        
                        
                        
                        MADDE 5- 
                        (1) 18/2/1963 tarihli ve 197 sayılı Motorlu Taşıtlar 
                        Vergisi Kanunu kapsamına giren taşıtlarla ilgili 
                        mükellef değişikliği dışındaki vergilendirme 
                        unsurlarının herhangi bir sebeple hatalı belirlenmesi 
                        nedeniyle, 1/1/2004 ila 31/12/2007 tarihleri arasındaki 
                        dönemlere ilişkin olarak mükellefler adına ilk 
                        tahakkuktan sonra ilaveten tahakkuk ettirilen motorlu 
                        taşıtlar vergisinin; dava açılmaması, açılmış davalardan 
                        vazgeçilmesi ve 30/6/2008 tarihine kadar (bu tarih 
                        dahil) ödenmesi şartıyla, bu vergilere ait gecikme 
                        zamlarının tahsilinden vazgeçilir, daha önce ödenmiş 
                        olan gecikme zamları mükellefin aynı tarihe kadar 
                        yapacağı yazılı başvuru üzerine red ve iade edilir. Bu 
                        maddede öngörülen sürede tamamen ödenmeyen  motorlu 
                        taşıtlar vergisinin  ödenmemiş  kısmı, tahakkuk  etmiş 
                         sayıldığı  tarihten itibaren hesaplanacak gecikme 
                        zammıyla birlikte takip ve tahsil edilir. Bu fıkra 
                        hükmü, istisna ve muafiyetlerin herhangi bir sebeple 
                        hatalı uygulanması nedeniyle anılan dönemlere ilişkin 
                        olarak tahakkuk ettirilen motorlu taşıtlar vergileri 
                        için de uygulanır. Bu fıkrada öngörülen ödeme süresi 
                        içinde anılan Kanunun 13 üncü maddesinin (c) ve (d) 
                        bentlerinin uygulamasına devam olunur. 
                        
                        
                        
                        (2) 21/2/2001 tarihli ve 4629 sayılı Bazı 
                        Fonların Tasfiyesi Hakkında Kanun ile kaldırılan 
                        Federasyonlar Fonuna ödenmesi gerektiği halde, bu 
                        maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ödenmemiş 
                        olan tutarların tahsilinden vazgeçilir. 
                        
                        
                        
                        MADDE 6 - 
                        (1) 213 sayılı Vergi Usul Kanununun; 
                         
                        
                        
                        
                        a) Ek 1 inci maddesinin birinci 
                        fıkrasında yer alan “(344 üncü maddenin üçüncü fıkrası 
                        uyarınca vergi ziyaı cezası kesilen tarhiyata ilişkin 
                        vergi ve ceza hariç)” ibaresi “(359 uncu maddede yazılı 
                        fiillerle vergi ziyaına sebebiyet verilmesi halinde tarh 
                        edilen vergi ve kesilen ceza ile bu fiillere iştirak 
                        edenlere kesilen ceza hariç)” şeklinde, 
                        
                        
                        
                        b) Ek 11 inci maddesinin birinci 
                        fıkrasında yer alan “(344 üncü maddenin üçüncü fıkrası 
                        uyarınca vergi ziyaı cezası kesilecek tarhiyata ilişkin 
                        vergi ve ceza hariç)” ibaresi “(359 uncu maddede yazılı 
                        fiillerle vergi ziyaına sebebiyet verilmesi halinde tarh 
                        edilecek vergi ve kesilecek ceza ile bu fiillere iştirak 
                        edenlere kesilecek ceza hariç)” şeklinde, 
                        
                        
                        
                        değiştirilmiştir. 
                        
                        
                        
                        MADDE 7- 
                        (1) Bu Kanunun 6 ncı maddesi 8/2/2008 tarihinden geçerli 
                        olmak üzere yayımı tarihinde, diğer maddeleri yayımı 
                        tarihinde yürürlüğe girer.  
                        
                        
                        
                        MADDE 8- 
                        (1) Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. 
                        
                        
                        
                          
  |