Muhasebe  

Maliye

Vergi

Sigorta

İletişim

  MUHASEBE GÜNCEL BÜLTEN :   02 Aralık 2008

  Ana sayfa

  2008 Yılı Çalışmaları

  Pratik Bilgiler

  Staj - Stajyer Rehberi

  Kanun-Mevzuat Rehberi

  Sosyal Güvenlik Rehberi  

  Muhasebe Bilgi Rehberi 

 Tekdüzen Hesap Planı

 

 

 


Osman F. ÇANAKKALE

Vergi Denetmeni
osman.ferhat@vergianaliz.net
02.12.2008

 

Sahte Belgeyi Ba Formunda Bildirmemenin  Ağır Sonucu
 

Yasal defterlerine kaydettikleri ve KDV beyanlarında indirim konusu yaptıkları sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belgeleri (kısaca sahte belge denilecektir), ilgili dönem Ba formlarında bildirmeyerek gizleyen uyanık (!) mükelleflere son zamanlarda sıkça rastlamak mümkündür. Ancak, bu yöntem hem inceleme elemanlarının işini kolaylaştırmakta hem de yargı sürecinde önemli bir kanıt unsurunu oluşturmaktadır.

Bilindiği üzere; sahte belge kullanma fiilinin 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 359’ncu maddesi gereği kaçakçılık suçu olarak nitelendirilebilmesi, Türk Ceza Kanununun cürümlere ilişkin hükümleri de göz önüne alındığında, kast unsurunun varlığına bağlanmaktadır.

Bir başka ifade ile sahte belge kullanma fiilinden dolayı bir mükellefe kaçakçılık suçunun isnat edilebilmesi için, mükellefin bu belgenin sahte olduğunu bilerek defterine kaydetmiş olması şarttır. Aksi takdirde suçun manevi unsuru eksik kalacağından mükellef kaçakçılık ile suçlanamayacaktır.

Konu ile ilgili olarak, 306 Sıra Numaralı VUK Genel Tebliği inceleme elemanlarına bir nevi yol göstermiştir. Tebliğe göre; kaçakçılık suçunun oluşması sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belgenin bilerek kullanılıp, kullanılmadığının; diğer bir anlatımla, bu kullanımda kastın bulunup bulunmadığının değerlendirilmesine ve belirlenmesine bağlı bulunmaktadır. Yapılan incelemelerde sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belgelerin bilerek, isteyerek kullanılıp kullanılmadığının vergi incelemesine yetkili olanlarca değerlendirilmesi ve bu belgeleri bilerek kullandığı sonucuna varılan mükellefler için vergi suçu raporları düzenlenmesi gerekmektedir.

Dolayısıyla bir mükellefin sahte belgeyi Ba bildirimi dışında tutması söz konusu belgenin sahte olduğunun bilindiğini gösteren bir kanıttır. Zira, diğer alışlar bildirirken sahte belgenin Ba Formunda bulunmaması, mükellefin kasıt ile hareket ettiğini göstermektedir. Aksini ispatlama külfeti ise her zaman mükellefe aittir.

Bu durumda; çoğu zaman zorlanılan “fiilde kastın varlığını kanıtlamak”, sahte belgeyi Ba Formunda bildirmeyen mükellefi inceleyen inceleme elemanı için artık çok kolay olmaktadır.

Kolay olmalıdır zaten. Kolay olmalıdır ki caydırıcı olsun. Çünkü, sahte belge düzenleyen mükelleflerin Ba-Bs formları üzerinden yapılan analiz çalışmaları alanına çekilmesi; hepimizin geleceğini çalan sahteciliğin önlenmesi için hayati önem taşımaktadır.

02.12.2008

www.muhsebenet.net

Diğer makaleleri

-Serbest Meslek Makbuzu Yerine Geçen Pos Cihazı Fişine İlişkin Ceza Uygulaması  (24.11.2008)

 

  ▼ Yayınlanan En Son  Mevzuatlar   (Sitenize ekleyebilirsiniz)


Copyrıght © 2005 -2008  www.muhasebenet.net- www.muhasebenet.com - Türkiye'nin muhasebe rehberi. Her hakkı saklıdır.