Türkiye'nin Muhasebe Rehberi   I  Yayınlanan En Son Mevzuatlar  I  Vergi Takvimi  I   Muhasebe Uygulamaları  I  Beyanname Rehberi  
Ana sayfa Yasal Uyarı Künye Danışma Hattı Güncel Bilgi Arşivi

      Çalışma Hayatı Rehberi

 MUHASEBE GÜNCEL BÜLTEN :   24 MAYIS 2011

  2011 Çalışmaları 

  Mükellef Rehberi 
  Pratik Bilgiler 
  Staj - Stajyer Rehberi
  Maliye Rehberi
  BEŞ DAKİKA ARA !...
  Makale Rehberi

  Kanun-Mevzuat Rehberi  

  Sosyal Güvenlik Rehberi  

 

 

 

Maliyetimizi ne kadar biliyoruz?

 

Son haftalarda değişik sektörlerde çalışan işletmelerle birlikte çalışıp, onların ihracata yönlenmeleri için gereken unsurları belirleme çabasındayız.

Bu çerçeveden olmak üzere, işletmelerin değişik noktalarını ve fonksiyonlarını mercek altına yatırıp tartışıyoruz. Dostlarımızı şaşırtan yorumlarımızın çoğu, bizler için olağan konular oluyor. Zira KOBİ dediğimiz işletme oluşumu gerek Türkiye, gerekse diğer ülkeler penceresinden bakıldığında üç aşağı beş yukarı yüksek benzerlikler taşıyor.

Ülkenin gelişmişlik seviyelerine bağlı olarak da, sorunlar biraz yer değiştirip, farklı ağırlıklar gösteriyorlar.

Uzun süredir aklımda olan bir sorunun cevabını, bu sıralarda aramak aklıma geldi; "KOBİ çapındaki firmaların maliyet hesaplama temelleri nelerdir?"

Hemen itiraz etmeyin, "Maliyetini bilmeyen işletme olur mu" diye. Kuşkusuz hepimiz öyle veya böyle bir maliyet çıkartıyoruz da, bu ne kadar gerçekçi oluyor? Ya da ne kadar gerçeklere yaslanan bir maliyet hesabı yapılıyor?

İşletmenin ihracata vermeyi düşündüğü ürün veya ürünlerin, uluslararası piyasalarda rekabet edebilirliği, birçok unsurun yanı sıra, fiyat dediğimiz sihirli sözcüğe bağlı oluyor. Burada sakın ola ki bizleri yanlış anlamayasınız. Fiyatı silah olarak kullanarak rekabet yapmayı tavsiye edenlerden olmadığımızı, sohbetimizin okurları gayet iyi bilirler. Fiyat, rekabette çok önemli bir şeydir, ancak her şey değildir. Ancak, doğru verilere yaslanmayan fiyat, bizi zarar ettirebileceği gibi, müşteriyi elimizden kaçırmamıza da sebep olabilir
Epey bir süre önce, sohbet ettiğimiz bir KOBİ yöneticisi dostumuza, o günün konusu ürünün maliyeti ile ilgili bazı sorular sordum. Malzemeyi hesap etmek üzere eline cetveli alarak ölçmeye başladı. Girdi birim maliyetleri için birkaç telefon görüşmesi yaptıktan ve eline hesap makinesini alarak bazı hesaplamalar yaptıktan sonra ortaya bir şeyler koyup tartışmaya devam ettik. İşçiliklerle ilgili olarak verilen rakamlar da, yüzde yirmiye varan toleranslar taşıyordu. Bu manzara oldukça tanıdık olduğu için pek şaşırdım diyemem. Amma bu, aklımdaki "Neden KOBİ çapındaki firmalar, eskilerin kabala dediği türden hesap yapmaktan bir türlü vazgeçemiyorlar " sorusunun cevabını sürekli aramama neden oluyor.

Gerçek ölçümlemelere dayalı maliyet çıkartıldığını, üzücü bir azınlıkta işletmeler dışında göremiyoruz. Ve hatta gerçek maliyetin hareket noktası olması gereken muhasebe düzenlerimiz bile, patronun görüş açısına göre kuruluyor. Fıkrayı hepimiz biliriz. İşadamı muhasebeci alacak, adayları sorguluyor. Soru çok basit; iki kere iki kaç eder? Cevabı dört olarak verenler kapı dışarı. İşe alınanın cevabı ise "Beyefendi kaç olmasını isterler?"

İşletmelerin ezici bir çoğunluğunda, bilgisayar kullanımı var. Özellikle CNC makinalarla üretim yapanlar, bilgisayarlarla pek haşır neşir oluyorlar. İlginç olan şu ki bilgisayarlar, muhasebede defter tutmaktan, üretimde makinalara veri aktarmaktan ve yönetimin yazı makinası olmaktan uzağa gidemiyorlar.

Oysaki günümüzde en geniş kullanımı olan muhasebe paket programları dâhil olmak üzere, işletme kaynak planlaması ve işletme malzeme planlaması v.b.bir sürü yazılım, yöneticilerin karar vermelerine yardımcı olmak üzere piyasaya sürülmüş. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, bu programları hevesle alıp, dünyanın parasını veren işletmelerden kaçının bunları gerektiği şekilde kullandığı. İSO kalite yönetim belgesi alıp, sadece duvardaki belgeyi teşhir edip sistemi çalıştırmamak gibi bir şey bu.

KOBİ sahibi ve yönetici dostlarımız bu eleştirilerime alınmasınlar lütfen. Küresel piyasalar, oyunu usulüne uygun olanları yaşatıyor. Geri kalanlar ise, oyuna uyum sağlayamadıklarından, saha dışında kalmaya mahkûm ediliyorlar. Küresel köyün pazarındaki rekabet, her gün biraz daha sertleşiyor. Maliyetlerimizi sağlıklı hesap ederek, verimliliklerimizi arttırmazsak, işimiz zor dostlar.

Şefik ERGÖNÜL / İDünya
sefik@utided.org

 

24.05.2011
 
Yasal Uyarı
 
 

 

 

 

 
  ▼ Yayınlanan En Son  Mevzuatlar   (Sitenize ekleyebilirsiniz)

Copyrıght  © 2005-2011 www.muhasebenet.net www.muhasebenet.com. Her hakkı saklıdır.