Muhasebe  

Maliye

Vergi

Sigorta

İletişim

  MAKALE-YORUM :   18.10.2007
    

                                           Ana Sayfa 

                             Muhasebe Forum 

                                      SSK Mevzuat

                                    Danışma Hattı 

                      2007 Yılı Uygulamaları

                         Staj-Stajyer Rehberi

                     2007 Yılı Pratik Bilgiler

 

 

 


Fehmi GÜNAY
Maliye Bakanlığı
Gelirler Kontrolörü
Adana Vergi Dairesi Başkanlığı
Gelir İdaresi Grup Müdür V.

 

 

“TERÖRLE MÜCADELE KAHRAMANLARINA DESTEK KAMPANYASI”NA YAPILAN BAĞIŞ VE YARDIMLARIN VERGİ MEVZUATI KARŞISINDAKİ DURUMU

 

I-GİRİŞ:

"Terörle Mücadele Kahramanlarına Destek Kampanyası" Milli takım ve Habertürk televizyon kanalı işbirliği ile 14/10/2007 gecesi saat 21'de başlatılmış ve ülkemizde ve yurtdışında yaşayan vatandaş ve kurumlarımızdan yoğun bir ilgi ve destek görmüştür. Sivil toplum örgütleri, işadamları, spor camiası, sanatçılar, sendikalar, medya dünyası ve vatandaşlar bu kampanyaya özel bir önem atfetmiş ve önemli parasal ve manevi desteklerde bulunmuşlardır. Ayrıca TBMM başkanı ve Genel Kurmay Başkanı da söz konusu kampanyaya destek çıkmışlardır.

Terörle mücadele ederken şehit veya gazi olan yahut hala asker, polis, korucu ve diğer kamu görevlileri olarak mücadeleye devam edenlere milletimizin sahip çıkması, onların yanında olduklarını göstermesi bakımından bu kampanyanın anlamlı, isabetli ve yararlı olduğu kuşkusuzdur.

Bu kampanyaya yapılan bağışların özel bir önemi olduğu da açıktır. Bu bağışlar ve yardımların belirli şartlarla vergi matrahlarının tespitinde gider olarak indirilmesi dolayısıyla bir miktar vergisel avantaj elde edilmesinin kampanyaya yüksek gayelerle destek veren mükelleflerimiz açısından kayda değer olmadığı düşünülebilir. Zira yapılan bağış veya yardımın da ödenen vergilerin de gittiği yer ve kullanıldığı amaç birbiriyle benzerdir. Dolayısıyla aynı amaca yönelmiş olan bağış ve yardım sebebiyle vergiyi biraz daha az ödemek çelişebilmektedir. Bununla birlikte, bağış ve yardımların belirli koşullarla vergi matrahından indirilmesi hakkı, milletin iradesini temsil eden Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilmiş olan vergi yasalarının, bu tür bağış ve yardımların yapılmasını teşvik etmek amacıyla mükelleflere tanımış olduğu haklardandır. Bu hakların kullanılıp kullanılmaması ise mükelleflerin ihtiyarında olup dileyen mükellefler bu hakkı kullanmayıp elde edecekleri vergisel avantajdan vazgeçerek vergi vermek suretiyle Hazineye dolayısıyla ülkemize olan katkılarını artırabilirler.

Kampanyada toplanan paraların, merkezi Ankara olan Türk Silahlı Kuvvetleri Mehmetçik Vakfına aktarılacağı bildirilmiştir. Vergiden muaf olduğu, 26/07/1982 tarih ve Ağu-23 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla belirlenmiş olan bu vakfa yapılan ayni ve nakdi yardım ve bağışlar gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri açısından defterlere kayıt edilirken vergi matrahından belirli şartlar dahilinde indirilebilecektir. Kampanya kapsamında Türk Silahlı Kuvvetleri Mehmetçik vakfına yapılan bağış ve yardımların vergisel açıdan nasıl değerlendirileceği hususunu bu yazımızda değerli okuyucularımızın ilgisine ve bilgisine sunmuş bulunuyorum.

II-GELİR VERGİSİ MÜKELLEFLERİ AÇISINDAN:

Gelir vergisi mükellefleri, Bakanlar kurulu kararıyla vergi muafiyeti tanınan vakıflara yapmış oldukları bağış ve yardımlarının belirli bir kısmını, Gelir Vergisi Kanunu’nun 89’uncu maddesinin 4 numaralı bendi hükmü uyarınca yine bu bentte yer alan şartlar dahilinde gelir vergisi matrahından indirebilirler. Kanun hükmü bir bütün olarak değerlendirildiğinde bu bağış ve yardım indiriminden gerek tam mükelleflerin gerekse dar mükelleflerin yararlanabileceği anlaşılmaktadır.

“Gelir vergisinin matrahının tespitinde, gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden aşağıdaki indirimler yapılabilir:” hükmüyle başlayan Gelir Vergisi Kanunu’nun 89’uncu maddesinin 4 numaralı fıkrasının konumuzla ilgili hükmü: “…ve Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara yıllık toplamı beyan edilecek gelirin % 5'ini (kalkınmada öncelikli yöreler için % 10'unu) aşmamak üzere, makbuz karşılığında yapılan bağış ve yardımlar.” şeklindedir.

Bu hükme göre yapılacak bağış veya yardımın gelir vergisi matrahının tespitinde indirilebilmesi için;

1. Bağış veya yardımın Bakanlar kurulunca vergi muafiyeti tanınmış olan bir vakfa yapılması,

2. Bağış veya yardımın makbuz karşılığında yapılmış olması gerekir.

İndirilebilecek tutar ise yıllık toplam beyan edilecek olan gelirin normal yörelerde %5’ini aşamayacaktır. Kalkınmada öncelikli yörelerde bulunan mükellefler için bu oran %10 olarak dikkate alınabilecektir.

Bu kapsamda yapılan bağış veya yardımın nakdi ya da ayni olmasının indirimi etkileyen bir yönü söz konusu değildir. Diğer bir ifadeyle hem nakit olarak hem de ayın olarak yapılan bağış veya yardım bu kapsamda değerlendirilebilir.

Konuyu bir örnekle açıklamak gerekirse;

Gelir vergisi mükellefi A’nın söz konusu kampanya kapsamında içinde bulunduğumuz Ekim 2007 ayında 1.000.000,00-YTL bağış yaptığı ve bu bağış için ilgili vakıftan makbuz aldığını kabul edelim. Öte yandan mükellefin Ocak-Aralık (4. üç aylık kümülatif) gelir geçici vergi kapsamındaki karının 30.000.000,00-YTL olarak gerçekleştiği ve mükellefin normal yörede olduğu kabul edilmiştir.

Mükellefin 2007 takvim yılı için henüz yıllık beyanname vermesi söz konusu değildir. Zira bu takvim yılı henüz sonuçlanmamıştır. Ancak üçer aylık dönemler için geçici vergi beyannamesi vermektedir. Ekim ayında yapmış olduğu bu bağışa isabet eden indirim tutarını, Ocak-Aralık dönemine ilişkin olarak vereceği geçici vergi beyannamesinde geçici gelir vergisi matrahının tespitinde indirebilecektir. Öte yandan takvim yılı bitip Mart 2008 döneminde vereceği 2007 yılına ilişkin yıllık gelir vergisi beyannamesinde yeniden hesaplanacak bu bağışa isabet eden indirim tutarını matrahın tespitinde indirim konusu edebileceği hususu açıktır.

Bu açıklamalar çerçevesinde mükellefin bağış olarak indirebileceği tutar aşağıdaki şekilde hesaplanmıştır.

Mükellefin tüm kazanç ve iratlardan oluşan ve kazanç ve iratlardan indirebileceği indirim ve istisnalardan sonra ortaya çıkan ve yıllık beyannamede kar olarak belirtilen 30.000.000,00-YTL tutarındaki rakamdan bu tutarın %5’ine tekabül eden 1.500.000,00-YTL hak edilen bağış ve yardım indirimi tutarıdır. Ancak mükellefimizin şartlara uygu olarak yapmış olduğu bağış 1.000.000,00-YTL olduğundan tamamını 30.000.000,00-YTL’den yıllık beyannamede indirebilecektir. Bu durumda mükellefin gelir vergisi matrahı 29.000.000,00-YTL olacaktır. Bu mükellefin 1.000.000,00-YTL bağış indirimi sebebiyle elde edeceği vergi avantajı ise gelir vergisi tarifesi esas alındığında indirim öncesi tutar ile indirim sonrası tutarın vergi miktarları arasındaki fark olan (=10.494.855,00-10.144.855,00) 350.000,00YTL olacaktır. Dolayısıyla 30.000.000,00-YTL vergiye tabi karı çıkan bir gelir vergisi mükellefinin bu kapsamda yapacağı 1.000.000,00-YTL tutarındaki bağış veya yardım sebebiyle ödemeyebileceği vergi tutarı 350.000,00 YTL olacaktır.

III-KURUMLAR VERGİSİ MÜKELLEFLERİ AÇISINDAN:

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 10’uncu maddesinin 1 numaralı fıkrasının c) bendinde yukarıdaki hükmün bir benzeri bulunmakta olup, kurumlar vergisinin matrahının tespitinde kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla kurum kazancından indirilebilecek diğer indirimler sırasıyla sayılmıştır. Bu maddede sayılan indirimlerin sırasıyla yapılması esası belirlenmiştir. Buna göre Ar-ge indirimi ve sponsorluk harcamaları ilk iki sırada yer almakta olup, bağış ve yardımlar üçüncü sırada bulunmaktadır. Anılan bent hükmünün konumuzla ilgili kısmı; “...…Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara ...… makbuz karşılığında yapılan bağış ve yardımların toplamının o yıla ait kurum kazancının % 5'ine kadar olan kısmı.” şeklindedir.

Kurumlar vergisi mükelleflerine tanınan bu tür bağış veya yardımlarda sınır kurum kazancının %5’ine kadardır. Diğer bir ifadeyle gelir vergisi kanununda olduğu gibi normal ve kalkınmada öncelikli yöre ve oran farklılığı söz konusu değildir.

Kurumlar vergisi mükelleflerinin de bu tür bağış ve yardımı kurum kazancından indirebilmesi için;

1. Bağış ve yardımın Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanın vakıflara yapılmış olması,

2. Bağış ve yardımın makbuz karşılığında yapılmış olması

şartları sağlanmış olmalıdır. Öte yandan indirilebilecek bağış tutarı o yıla ait kurum kazancının %5’ini aşamayacaktır.

Kurumlar vergisi mükellefleri de bu tür bağış ve yardımları geçici vergi beyannamelerinde indirebilecektir.

Yukarıdaki örneği kurumlar vergisi mükellefi A Ltd. Şti. için uyarlar isek, kurumun söz konusu bağış dolayısıyla indirebileceği tutar 1.000.000,00-YTL olacaktır. Maksimum tutar ise 1.500.000,00-YTL olacaktır. 1.000.000,00-YTL’lik bağış indirimi sebebiyle kurumun elde edeceği vergi avantajı ise 200.000,00-YTL olarak gerçekleşecektir.

IV-KATMA DEĞER VERGİSİ AÇISINDAN:

Esasen katma değer vergisinin konusunu ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyet kapsamında yapılan mal teslimi ve hizmet ifaları oluşturmaktadır. Dolayısıyla bağış ve yardım yapılması, diğer bir ifadeyle bir kişi veya kuruluşa bağış veya yardım olarak mal teslim edilmesi veya hizmet ifa edilmesi yahut para ve döviz gibi nakit verilmesi ticari kapsamda bir mal teslimi sayılmadığından katma değer vergisinin konusuna da girmez. Ancak kanun koyucu, tereddüde mahal vermemek üzere, bazı şartlarla yapılan bedelsiz mal teslimi ve hizmet ifalarını ve belirli bazı malların teslimini katma değer vergisinden istisna tutmuştur.

Katma Değer Vergisi Kanunu’nda bir kısım bağış ve yardımların katma değer vergisinden istisna edileceğine dair hükümler 17’nci maddede yer almaktadır. Anılan maddenin 2 numaralı fıkrasının b) bendinde Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflara bedelsiz olarak yapılan her türlü mal teslimi ve hizmet ifasının katma değer vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır. Bu hüküm çerçevesinde “Terörle Mücadele Kahramanlarına Destek Kampanyası” çerçevesinde vergiden muaf TSK Mehmetçik Vakfına yapılacak olan bedelsiz mal teslimleri ve hizmet ifaları katma değer vergisinden istisna olacaktır.

Öte yandan bağış ve yardımın mal teslimi ve hizmet ifası dışında işletmeye dahil veya aktife kayıtlı para ve dövizler ile tahvil veya hisse senetlerinden yapılmış olması da mümkündür. Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 17/4-g bendinde döviz, para, hisse senedi ve tahvil teslimleri katma değer vergisinden müstesna tutulmuştur. Dolayısıyla bu tür değerlerin teslimi katma değer vergisinden müstesna olduğu için bağış ve yardım olarak söz konusu vakfa teslim edilmesi de katma değer vergisi hesaplamayı gerektirmeyecektir.

Diğer yandan külçe altın, gümüş ve kıymetli taşların teslimleri de aynı maddenin g) bendinde katma değer vergisinden istisna edilmiştir. Dolayısıyla bağış veya yardımın gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin işletmeye dahil veya aktife kayıtlı altın, gümüş gibi kıymetli madenlerden yapılması durumunda bu bağışlar da katma değer vergisinden müstesna olacaktır.

Katma değer vergisinden müstesna olan bu bağış ve yardımlara konu mallar ve hizmetler için bunların alımında ödenmiş veya borçlanılmış olan diğer bir ifadeyle alış vesikalarında gösterilmiş olan katma değer vergileri mükellefler tarafından indirilemeyecektir. Zira bu tür katma değer vergilerinin indirilemeyeceği hususu, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 30/a maddesinde hükme bağlanmıştır. Bununla birlikte indirimi kabul edilmeyen bu tür katma değer vergilerinin, kanunun 58’inci maddesindeki hükmün mefhum-u muhalifinden yani zıt anlamından hareketle gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak indirilmesi mümkündür.

V-DEĞERLENDİRME VE SONUÇ:

Terörle mücadele de etkin görev alan, ülkemizin birliği ve beraberliği, vatanın bölünmezliği için canını feda eden, gazi unvanı alan güvenlik güçlerimize destek olmak gayesiyle başlatılan kampanyaya yoğun bir ilgi ve destek gösterilmektedir. Kampanyaya olan bu ilgi ve desteğin özel bir önemi olduğu kuşkusuzdur. Dolayısıyla bu kampanyaya önemli tutarlarda para bağışı ve yardımda bulunan mükelleflerimizin elde edecekleri vergisel avantajları hesaba katmalarının söz konusu olmadığı açıktır. Bununla birlikte vergi kanunlarının bazı alanları teşvik etmek amacıyla mükelleflere indirim ve istisna hakkı tanıdığı ortadadır. Esasen vergisel yükümlülüklerini bihakkın yerine getiren mükelleflerin bu yükümlülükleri yanında sosyal amaçlarla yapmış oldukları bağış ve yardımlar sayesinde, vergi toplanarak yapılacak bazı görevleri üstlendiği ve ifa ettiği açıktır. Bu vesileyle mükelleflerin kamu üzerindeki yükü hafifletmiş olduklarından dolayı belirli ölçüde vergisel avantaj elde etmeleri doğaldır.

Askeri, sivil, kamu ve özel her kesimin yoğun ilgi ve desteğini alan bu kampanyaya yapılan bağış ve yardımların belirli şartlarla gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerine sağlayacağı vergisel avantajlara yazımızın yukarıdaki bölümlerinde değindik. Öte yandan bu kapsamda yapılan bağış ve yardımların katma değer vergisi karşısındaki durumunu da irdelemeye çalıştık. Buna göre gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri, geçici vergi beyannameleri de dahil olmak üzere, Bakanlar Kurulu kararıyla vergiden muaf tutulan Türk Silahlı Kuvvetleri Mehmetçik Vakfına makbuz karşılığında yapmış oldukları bağış ve yardımların belirli bir kısmını, (beyan edilen gelirin %5’i, gelir vergisi mükellefleri için kalkınmada öncelikli yörelerde %10) beyannamelerinde gösterecekleri kar ve kurum kazancından indirebileceklerdir. Öte yandan bu bağış ve yardımların ayni (mal veya hizmet) olması durumunda bu ayınların alımında ödenen katma değer vergilerinin hesaplanan katma değer vergisinden indirim mümkün olmayıp buna karşın gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde gider olarak indirilmesi mümkündür.

Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri, yapmış oldukları bu bağış ve yardımlar sebebiyle ortaya çıkan bu vergisel avantajı kullanıp kullanmama konusunda serbesttirler. Diğer bir ifadeyle bu kullanımı zorunlu bir imkan veya hak olmayıp dileyen mükellefler bu vergi avantajını kullanma haklarından feragat edebilirler. Bu avantajdan feragat eden mükellefler, anılan vakfa yaptıkları bağış ve yardıma ilaveten, hak ettikleri ancak vazgeçtikleri vergi tutarı kadar da Hazine’ye destek vermiş olacaklardır.

 

 

 


Copyrıght © 2005 -2008  www.muhasebenet.net- www.muhasebenet.com - Türkiye'nin muhasebe rehberi. Her hakkı saklıdır.