Türkiye'nin Muhasebe Rehberi   I  Yayınlanan En Son Mevzuatlar  I  Vergi Takvimi  I   Muhasebe Uygulamaları  I  Beyanname Rehberi  
Ana sayfa Yasal Uyarı Künye Danışma Hattı Güncel Bilgi Arşivi

      Çalışma Hayatı Rehberi

 MUHASEBE GÜNCEL BÜLTEN :   30 Mayıs 2011

  2011 Çalışmaları 

  Mükellef Rehberi 
  Pratik Bilgiler 
  Staj - Stajyer Rehberi
  Maliye Rehberi
  BEŞ DAKİKA ARA !...
  Makale Rehberi

  Kanun-Mevzuat Rehberi  

  Sosyal Güvenlik Rehberi  

 

131- ORTAKLARDAN ALACAKLAR HESABI VE KDV

Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 1.Maddesine göre; Türkiye’de Ticari, Sınai, Zirai faaliyet ve Serbest Meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler Katma Değer Vergisine tabidir.Mezkûr Kanun’un 17/4-e Maddesine göre ise, Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi kapsamına giren işlemler KDV’den istisnadır.

Öte yandan, 6802 Sayılı “Gider Vergileri Kanunu”nun 28.Maddesinin üçüncü fıkrası 6009 Sayılı Kanun’un 1.Maddesiyle aşağıdaki şekilde değiştirilerek 01.08.2010 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.

Buna göre, “90 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye göre ikraz (borç veya ödünç verme) işleriyle uğraşanlarla ikinci fıkrada (28.Maddenin ikinci fıkrasında) belirtilen muamele ve hizmetlerden herhangi birini esas iştigal konusu olarak yapanlar bu Kanun’un uygulanmasında banker sayılırlar. Bir şahsın münhasıran altın alım ve satımı ile uğraşması banker sayılmasını gerektirmez”.   

            Üçüncü fıkranın değişmeden önceki metninde yer alan 2279 Sayılı Kanun, 90 Sayılı Ödünç Para Verme İşleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 16.Maddesi ile yürürlükten kaldırıldığı için bu nedenle üçüncü fıkradan da kaldırılmıştır. Ayrıca, eski metinde yer alan ve banker sayılmak için aranan “devamlı olarak yapanlar” ibaresi yerine yeni metinde “esas iştigal konusu olarak yapanlar” ibaresi kullanılmıştır. www.muhasebenet.net    

            Esas İştigal Konusu Olarak Yapanlar İbaresi, 87 Seri No’lu Gider Vergileri Genel Tebliği’nin B/2. Bölümünde, 6802 Sayılı Kanun’un 28.Maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen işlemleri esas iştigal konusu olarak yapanlar, bu işlemleri ilgili kanunlarla yetkilendirilmek veya izin verilmek suretiyle yürüten kişileri ifade etmektedir. Dolayısıyla bunların 6802 Sayılı Kanun’un 28.Maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen işlemleri “esas iştigal konusu” olarak BSMV’ye tabi olacak, bunlar dışındakilerin aynı fıkrada belirtilen işlemleri “esas iştigal konusu” olmadığından KDV’ye tabi olacaktır şeklinde açıklanmıştır.

Madde metninde yapılan bu değişikliklerle, 28.Maddenin ikinci fıkrasında belirtilen işlemleri esas faaliyet konusu olarak fiilen yapanların banker sayılarak banka ve sigorta muameleleri vergisinin (BSMV) mükellefi olmaları, esas faaliyet konusu 28.Maddenin ikinci fıkrasında belirtilen işlemler ile borç para verme işlemi olmayanların, ticari icaplar gereği yaptıkları borç para verme işlemleri

BSMV kapsamı dışına çıkarılarak bu işlemlerin “finansman hizmeti” kapsamında  Katma Değer Vergisine (KDV) tabi tutulması sağlanmıştır.

            01.08.2010 tarihinden itibaren, banker sayılmayan şirketlerin birbirlerine veya ortaklarına borç verme işlemleri BSMV’nin dışına çıkarılmış olup şirketlerin birbirlerine veya ortaklarına finansman temini karşılığında aldıkları faizlere KDVK’nun 1/1 ve 17/4-e Maddeleri gereği KDV uygulanacaktır.  

            Netice itibariyle;

6802 Sayılı Kanun’un 28.Maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen işlemleri esas iştigal konusu olarak ilgili kanunlarla yetkilendirilmek veya izin verilmek suretiyle yapanlar dışında kalan şirketlerin örneğin, grup şirketlerine veya gerçek kişi ortaklarına borç para, kredi kullandırmaları halinde;

            - Ana paraya emsal faiz oranlarına göre (işletmenin kullandığı kredi faizi, yoksa banka faizi) faiz hesaplamaları ve bu faizi yevmiye defterinde gelir olarak kaydetmeleri,

            - Bu faize %18 KDV uygulayarak 391 hesaba kaydetmeleri gerekmektedir.

            Şayet, faizsiz veya emsaline göre düşük faizle borç para, kredi verilmesi halinde, yukarıdaki faiz ve %18 KDV’nin yanısıra,

- Yılın son günü itibariyle kâr payı dağıtıldığı varsayımı ile %15 stopaj gelir vergisi ve

- Dağıtıldığı kabul edilen kâr payının yarısı 2011 yılı için 23.000 TL’yi (GVK-Md-86/1-c) aşıyorsa gerçek kişi ortak tarafından kâr payı geliri olarak beyanı ve

-Vergi ziyaı cezaları söz konusu olur.

YARARLANILAN KAYNAKLAR:

1- Türmob Sirküler Rapor Sayı:2010-5, Sh:58 v.d.

2-87 Seri No’lu Gider Vergileri Genel Tebliği

3- Şükrü KIZILOT, Bir koyundan dört pos vergisi, 06.10.2010 Hürriyet

 

SMMM İbrahim GÜLER
Adana SMMM Odası Vergi Mevzuatı
İnceleme Komisyonu Başkanı
30.05.2011

-6111 Sayılı kanunda başvuru ve ödeme sürelerinde uzatma

Yasal Uyarı
 
 

 

 

 

 
  ▼ Yayınlanan En Son  Mevzuatlar   (Sitenize ekleyebilirsiniz)

Copyrıght  © 2005-2011 www.muhasebenet.net www.muhasebenet.com. Her hakkı saklıdır.