Muhasebe  

Maliye

Vergi

Sigorta

İletişim

  MUHASEBE GÜNCEL BÜLTEN :   10.07.2007
    

                                           Ana Sayfa 

                             Muhasebe Forum 

                                      SSK Mevzuat

                                    Danışma Hattı 

                      2007 Yılı Uygulamaları

                         Staj-Stajyer Rehberi

                     2007 Yılı Pratik Bilgiler

 

 

 


 

Kur farkları ve Katma Değer Vergisi
 

Katma Değer Vergisi Yasası’nın 24/c maddesi uyarınca “Vade farkı, fiyat farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirler ile servis ve benzer adlar altında sağlanan her türlü menfaat, hizmet ve değerler matraha dahil kabul edilmektedir.”

Vade farklarının bu bağlamda ilgili mal veya hizmet satış bedelinin bir unsuru sayılarak katma değer vergisinin matrahına dahil edilmesi doğru bir yaklaşımdır.

Satış bedelinin yabancı para birimine göre belirlenmiş olması halinde ortaya çıkan kur farklarının da vade farkı gibi kabul edilmesi öngörülmüş olup, uygulama da bu yönde sürdürülmektedir.

Konuya ilişkin olarak aksi görüş beyan edenlere göre de dövizle yapılan işlemlerde matrahın nasıl belirleneceği hususu Katma Değer Vergisi Yasası’nın 26'ncı maddesi ile belirlenmiş olup, işlemin dövizle vadeli olarak yapılması halinde, sonradan ortaya çıkan kur farklarının mal teslimi veya hizmetin ifasını gerçekleştirenlerin herhangi bir fiil veya muamelesine bağlı değildir.

Ancak oluşan yargı kararları da dayanarak gösterilmek suretiyle kur farkları uygulamada devamlı bir şekilde katma değer vergisi kapsamında mutalaa edilmiştir.

Buna karşılık Türk Parasının değer kazanmasıyla başlayan ve kur farklarının özellikle vadeli işlemlerde maddi kayıp yaratıcı oluşu vergi idaresinin de bakış açısını değiştirmiş bulunmaktadır.

Katma Değer Vergisi ile ilgili olarak yayımlanan 105 seri numaralı Genel Tebliğin (E) bölümünde de belirtildiği üzere “teslim ve hizmetin yapıldığı tarih ile bedelin tahsil edildiği tarih arasında ortaya çıkan lehte kur farkı için satıcı tarafından fatura düzenlenmek ve faturada gösterilen kur farkına, teslim veya hizmetin yapıldığı tarihte bu işlemler için geçerli olan oran uygulanmak suretiyle katma değer vergisi hesaplanacaktır.”

“Bedelin tahsil edildiği tarihte alıcı lehine kur farkı oluşması halinde, kur farkı tutarı üzerinden alıcı tarafından satıcıya bir fatura düzenlenerek, teslim ve hizmetin yapıldığı tarihteki oran üzerinden katma değer vergisi hesaplanması gerekmektedir.”

Örneğin satıcı tarafından bir ay vadeli olarak yapılan bir işlemde vade faturanın düzenlediği tarihte (1) Dolar = 1.37 YTL ise bu takdirde söz konusu fatura üzerinden hesaplanan 1.000 USD Doları için 137.000 YTL + 137.000 x 0.18 katma değer vergisi olmak üzere 161.660 YTL hesaplanacak ve alıcı bu bedel üzerinden gerekli kayıt işlemleri yapılacaktır.

Vade bitiminde kurun (1) Dolar 1.29 olması halinde söz konusu alıcı karşı tarafa yani satıcıya 152.220 YTL ödiyerek borcunu kapatacaktır. Uygulama yabancı para birimine göre düzenlenen faturalar için geçerlidir. Bu durumda; satıcı bir ay önce defter kayıtları üzerinde alacak göstermiş bulunduğu miktardan kur farkı kadar eksik tahsilat yapmış olacaktır.

Maliye Bakanlığı tarafından 105 seri numaralı tebliğ yapılan yönlendirme uyarınca bu takdirde alıcı tarafından satıcıya kur farkı ile ilgili bir fatura düzenlemesi öngörülmektedir. Bu fatura düzenlenirken dikkat edilmesi gereken konu kurdan doğan farkın bir bölümünün mal bedeli ile bir bölümünün ise katma değer vergisinden doğan borçtan kaynaklandığıdır. Dolayısıyla düzenlenecek faturada;

· Mal bedelinden dolayı hesaplanacak miktar 8.000 YTL,

(1.000 x 1.37 1.000 x 1.29 = ).......................

· Katma Değer Vergisi için

(1.000 x 1.37 x 0.18) (1.000 x 1.29 x 0.18 =) 1.440 YTL,

+
Toplam 9.440 YTL

Ayrı ayrı gösterilecektir.

Satıcı alıcıdan gelen bu faturaya göre işlem yapmak suretiyle kayıtlarını düzeltecektir.

Geçmişte kur farklarından dolayı ticari kazançları fiktif olarak artan satıcıların özellikle son aylarda kur farkından dolayı zararları oluşmaktadır. Maliye Bakanlığı yayımlamış olduğu tebliğ’de konuya yönelik özel bir bölümde bundan böyle kur farklarının satıcı bünyesinde karı olumsuz etkileyen bir faktör olarak dikkate alınmasına olanak tanımış bulunmaktadır.

Milli paranın yabancı paralara göre aşırı değer kazanması veyahutda değer kaybetmesi yabancı para birimine göre yapılan işlemlerde kar-zarar hesabını etkilemekte, işletmeleri bu bağlamda da riskli hale getirmektedir.

Kur farklarının mükelleflerin tercihlerinden kaynaklanmadığı, ekonominin genel gidişatından ve uygulanan politikalardan kaynaklandığı dikkate alındığından yaşanan bu tür değişkenliklerin işletme politikalarını da etkilediğini kabullenmek gerekecektir.

 Veysi Seviğ / Yorum

Referans / 10.07.2007

 


Copyrıght © 2005 -2007  www.muhasebenet.net- www.muhasebenet.com - Türkiye'nin muhasebe rehberi. Her hakkı saklıdır.