Bankacılık Düzenleme ve Denetleme
Kurumundan:
FİNANSAL KİRALAMA, FAKTORİNG VE FİNANSMAN ŞİRKETLERİNCE
ALACAKLARI İÇİN AYRILACAK KARŞILIKLARA İLİŞKİN USUL
VE ESASLAR HAKKINDA TEBLİĞ
BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç ve Kapsam, Dayanak ve Tanımlar
Amaç ve kapsam
MADDE 1 –
(1) Bu Tebliğin amacı, finansal
kiralama, faktoring ve
finansman şirketlerince alacakları için ayrılacak
karşılıklara ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.
Dayanak
MADDE 2 –
(1) Bu Tebliğ 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı
Bankacılık Kanununun 93 üncü maddesi ile 10/10/2006
tarihli ve 26315 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan
Finansal Kiralama,
Faktoring ve Finansman
Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında
Yönetmeliğe dayanılarak hazırlanmıştır.
Tanımlar
MADDE 3 –
(1) Bu Tebliğin uygulamasında;
a) Alacaklar: Şirketler tarafından
gerçekleştirilen faktoring,
kiralama ve finansman işlemlerine ilişkin alacaklar ile
bilançonun aktifinde kayıtlı diğer alacakları,
b) Kanun: 5411 sayılı Bankacılık Kanununu,
c) Karşılıklar: Alacaklardan doğmuş veya
doğması beklenen ancak miktarı kesin olarak belli
olmayan zararların karşılanması amacıyla mali tablolarda
hesaben ayrılarak gider
yazılan tutarları,
ç) Şirket: Finansal
Kiralama, Faktoring ve
Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları
Hakkında Yönetmeliğin 3 üncü maddesinde tanımlanan
şirketleri,
d) Teminat: Alacakların geri ödenememesi
riskine karşılık şirket alacağının tamamen veya kısmen
güvence altına alınmasını sağlayan her türlü varlık,
garanti ve kefaletler ile sözleşmeden doğan hakları,
e) Türkiye Muhasebe Standardı: Türkiye
Muhasebe Standartları Kurulu tarafından yürürlüğe
konulmuş olan Türkiye Muhasebe Standartları ve Türkiye
Finansal Raporlama
Standartları ile bunlara ilişkin ek ve yorumları
ifade eder.
İKİNCİ BÖLÜM
Genel Karşılıklar, Özel Karşılıklar ve Teminatlar
Alacaklara ilişkin zararların
muhasebeleştirilmesi
MADDE 4 –
(1) Şirketler alacaklarına ilişkin doğmuş veya doğması
beklenen zararlarını bu Tebliğ hükümlerine, Türkiye
Muhasebe Standartlarına ve Banka Dışı Mali Kurumlarca
Uygulanacak Tekdüzen Hesap Planı ve
İzahnamesi Hakkında Tebliğe uygun olarak
muhasebeleştirir.
Özel karşılıklar ve genel karşılıklar
MADDE 5 –
(1) Şirketlerce,
a) Anapara, faiz veya her ikisinin tahsili
vadesinden veya ödenmesi gereken tarihlerden itibaren
doksan günden fazla geciken ancak yüz seksen günü
geçmeyen alacakların en az
yüzde yirmisi (% 20) oranında,
b) Anapara veya faizin
ya da her ikisinin vadesinden veya ödenmesi
gereken tarihten itibaren tahsilinin gecikmesi yüz
seksen günü geçen, ancak bir yılı
geçmeyen alacakların en az yüzde ellisi (% 50)
oranında,
c) Ana paranın veya faizin veya her
ikisinin vadesinden veya ödenmesi gereken tarihten
itibaren tahsili bir yıldan fazla gecikmiş olan
alacakların yüzde yüzü (% 100) oranında
özel karşılık ayrılır.
(2) Anapara veya faiz ödemelerinin
tahsilindeki gecikme birinci fıkrada belirtilen süreleri
geçmemiş olsa veya bunların
tahsilinde herhangi bir gecikme bulunmasa dahi,
şirketler alacak tutarları için borçlunun kredi
değerliliğine ilişkin mevcut bütün verileri ve Türkiye
Muhasebe Standartları Kurulunun 16/1/2005 tarihli ve
25702 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan
Finansal Tabloların
Hazırlanma ve Sunulma Esaslarına İlişkin Kavramsal
Çerçeve Hakkında Tebliğinde belirtilen güvenilirlik ve
ihtiyatlılık ilkelerini dikkate alarak, teminat tutarını
hesaplamaya dâhil etmeksizin, belirleyecekleri oranlarda
özel karşılık ayırabilirler.
(3) Sigorta primi, vergi ödemesi veya
komisyon gibi tali alacak tutarlarının tahsilinde
gecikme olması halinde, bunlara ilişkin anapara veya
faiz ödemelerinde birinci fıkrada belirtilen
gecikmelerin olmaması kaydıyla, bahse konu tali alacak
tutarları Finansal
Tabloların Hazırlanma ve Sunulma Esaslarına İlişkin
Kavramsal Çerçeve Hakkında Tebliğde belirtilen önemlilik
ilkesi çerçevesinde değerlendirilerek özel karşılığa
tâbi tutulmayabilir.
(4) Bir borçludan birbirinden bağımsız
birden fazla alacağın mevcut bulunması ve bu
alacaklardan herhangi biri için birinci ve ikinci fıkra
hükümleri kapsamında özel karşılık ayrılması halinde,
diğer alacak tutarları için de aynı oranda özel karşılık
ayrılır.
(5) Şirketler, anapara, faiz veya her
ikisinin tahsilinde gecikme olmayan veya doksan günden
daha az gecikme olan alacaklardan doğması beklenen ancak
miktarı kesin olarak belli olmayan zararların
karşılanması amacıyla, genel olarak ve herhangi bir
işlemle doğrudan ilgili olmaksızın karşılık
ayırabilirler.
(6) Anapara, faiz veya her ikisinin tahsili
vadesinden veya ödenmesi gereken tarihlerden itibaren,
a) Doksan günden fazla geciken ancak bir
yılı geçmeyen alacakların
"Tasfiye Olunacak Alacaklar" hesabına,
b) Bir yıldan fazla gecikmiş olan
alacakların "Zarar Niteliğindeki Alacaklar" hesabına
aktarılması zorunludur.
(7) "Tasfiye Olunacak Alacaklar" ve "Zarar
Niteliğindeki Alacaklar" hesaplarında izlenen alacaklar
için faiz ve gelir reeskontu yapılamaz. Daha önce
yapılmış bulunan ve tahsil edilmediği halde gelir
yazılan reeskont tutarları, muhasebe kayıtları üzerinde
ters kayıtla iptal edilmek suretiyle kapatılır.
(8) Anapara veya faiz ödemelerinin
tahsilindeki gecikme birinci fıkrada belirtilen süreleri
geçmiş olan alacaklardan, borçluya ilave kredi veya
finansman temini, anapara ve/veya faiz indirimi gibi
imkânlar temin etmek suretiyle veya bu tür imkânlar
temin etmeksizin yeni bir ödeme planı belirlenmek
suretiyle yeniden yapılandırılanların, en az doksan gün
süreyle, ilgisine göre "Tasfiye Olunacak Alacaklar" veya
"Zarar Niteliğindeki Alacaklar" hesabında izlenmesi
zorunludur. Bu süre zarfında yeniden yapılandırılan
alacak tutarı için birinci fıkra hükümlerine göre özel
karşılık ayrılmasına devam edilir. Yeniden
yapılandırılan alacak tutarı borçlunun kredi
değerliliğine ilişkin mevcut bütün veriler ve
Finansal Tabloların
Hazırlanma ve Sunulma Esaslarına İlişkin Kavramsal
Çerçeve Hakkında Tebliğde belirtilen güvenilirlik ve
ihtiyatlılık varsayımları dikkate alınarak yapılacak
değerlendirmeye göre bu süre sonunda ilgili ana faaliyet
alacağı hesabına aktarılabilir.
Teminatlar
MADDE 6 –
(1) Şirketler, alacaklarına ilişkin teminatları aşağıda
belirtilen teminat grupları itibariyle sınıflandırarak
takip etmek zorundadır. Teminat tutarı, sadece özel
karşılık tutarının hesaplanmasında, alacak tutarından
yapılacak indirim olarak dikkate alınır.
a) Birinci Grup Teminatlar;
1) Rehin veya temlik sözleşmesi düzenlenmiş
olması kaydıyla Türkiye’de kurulu bankalar
nezdindeki nakit, mevduat,
katılım fonu ve altın depo hesaplarını, Hazine
Müsteşarlığı, Merkez Bankası, Özelleştirme İdaresi
Başkanlığı ve Toplu Konut İdaresi Başkanlığınca
çıkarılan ya da ödenmesi
garanti edilen bono tahvil ve benzeri menkul kıymetler
karşılığı yapılan repo işlemlerinden sağlanan fonları ve
(B) tipi yatırım fonu katılma belgelerini, kredi
kartından doğan üye işyeri alacaklarını ve şirket veya
Türkiye’de kurulu bankalar nezdinde
saklanan altını,
2) Hazine Müsteşarlığı, Merkez Bankası,
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ve Toplu Konut İdaresi
Başkanlığıyla yapılan işlemler ile bu kurumlarca
çıkarılan ya da ödenmesi
garanti edilen bono, tahvil ve benzeri menkul kıymetler
karşılığı yapılan işlemleri,
3) OECD ülkeleri merkezi yönetimleri ile
merkez bankalarınca ya da
bunların kefaletiyle ihraç edilen menkul kıymetler ile
bunlar tarafından verilecek garanti ve kefaletleri,
4) OECD ülkelerinde faaliyet gösteren
bankaların garanti ve kefaletlerini,
5) Avrupa Merkez Bankasınca
ya da bu Bankanın
kefaletiyle ihraç edilecek menkul kıymetler ile bu Banka
tarafından verilecek garanti ve kefaletleri,
6) Türkiye’de faaliyette bulunan bankaların
kendi kredi sınırları dâhilinde verecekleri kefaletler,
teminat mektupları aval, kabul ve ciroları,
kapsar.
b) İkinci Grup Teminatlar;
1) Altın haricindeki kıymetli madenleri,
2) Borsaya kote
edilmiş hisse senetleri ve (A) tipi yatırım fonu katılma
belgeleri,
3) Borçlu tarafından ihraç edilenler hariç
olmak üzere, özel sektör tahvillerini ve varlığa dayalı
menkul kıymetleri,
4) Alacakların tahsil edilememesi riskine
karşı koruma sağlayan kredi türev anlaşmalarını,
5) Gerçek ve tüzel kişilerin kamu kurumları
nezdinde doğmuş istihkak
alacaklarının temliki veya rehnini,
6) Paraya tahvili kolay menkul kıymetler
ile emtiayı temsil eden kıymetli evrak, piyasa değerini
aşmayan tutarda rehinli her türlü emtia ve menkuller ile
taşıtları,
7) Ekspertiz kıymeti yeterli olmak
kaydıyla, tapulu gayrimenkullerin
ipotekleri ile tahsisli araziler üzerine yapılan
gayrimenkullerin
ipoteklerini,
8) Deniz konşimentosuna veya taşıma
senedine dayalı ihracat vesaikini,
9) Gerçek ve tüzel kişilerden alınan,
gerçek ticari ilişkiden kaynaklanan kambiyo senetlerini,
kapsar.
c) Üçüncü Grup Teminatlar;
1) Ticari işletme
rehnini,
2) Diğer ihracat vesaikini,
3) Ticari taşıt hat
rehni ve ticari taşıt plaka
rehnini,
4) Uçak veya gemi ipoteğini,
5) Kredibilitesi
borçlununkinden daha yüksek gerçek ve tüzel kişilerin
kefaletlerini,
6) Gerçek ve tüzel kişilerden alınan diğer
senetleri,
kapsar.
ç) Dördüncü Grup Teminatlar; ilk üç grup
dışında kalan teminat türlerini kapsar.
(2) Finansal
kiralama işlemlerinde kiralayan sıfatıyla şirketin
mülkiyetinde bulunan kıymetler, bu maddede belirlenmiş
bulunan niteliklerine uygun teminat gruplarına göre
dikkate alınır.
Teminatların özel karşılıkların
hesaplanmasında dikkate alınması
MADDE 7 –
(1) Teminatlar, Türkiye Muhasebe Standartlarına göre
değerlemeye tabi tutulur.
(2) Teminatların değerlenmiş tutarları
alacak tutarından, aşağıda belirtilen dikkate alınma
oranlarında indirilerek, özel karşılığa tabi alacak
tutarı hesaplanır. Özel karşılığa tabi alacak tutarının
belirlenmesi işlemi, her bir borçlu için şirketin
münferit alacağı ve o borçlunun teminatlarının
değerlenmiş tutarları esas alınarak yapılır.
Birinci grup teminatların dikkate alınma
oranı : Yüzde yüz (% 100)
İkinci grup teminatların dikkate alınma
oranı : Yüzde yetmiş beş (% 75)
Üçüncü grup teminatların dikkate alınma
oranı : Yüzde elli (% 50)
Dördüncü grup teminatların dikkate alınma
oranı : Yüzde yirmi beş (% 25)
(3) Özel karşılıkların hesaplanmasında
dikkate alınacak değerlenmiş teminat tutarı alacak
miktarını aşamaz. Değerlenmiş teminat tutarının alacak
tutarını aşması durumunda, bunun sadece alacak tutarına
karşılık gelen kısmına yukarıda belirtilen dikkate
alınma oranlarının uygulanması sonucu bulunacak tutar,
indirilecek tutar olarak dikkate alınır.
(4) Bir alacak tutarı birden fazla grupta
izlenen türde teminatla
teminatlandırılmış ise;
a) Özel karşılığa tabi olan alacak
tutarının belirlenmesinde dikkate alınacak teminatların
hesaplanmasına, grup sıralamasına göre en likit kabul
edilen birinci gruptan başlanır.
b) Her bir teminat türünün ayrı
ayrı değerlenmiş
tutarlarının, alacak tutarını aşıp aşmadığı kontrol
edilir.
c) Hesaplamada birinci olarak ele alınan
teminat türünün değerlenmiş tutarının, en fazla, alacak
tutarına eşit olan kısmı, bu teminata ait dikkate alınma
oranı ile çarpılarak alacak için özel karşılığın
uygulanmayacağı kısım bulunur. Varsa, aynı teminat
türünden olmaması kaydıyla, önce aynı gruptaki,
müteakiben diğer gruplardaki teminat türleri için de
aynı işlem ayrı ayrı ve
sırasıyla tekrarlanır.
ç) Bu işlemlerin sonucunda, alacağa ilişkin
olarak özel karşılık uygulanacak bir tutar kalırsa, bu
kalan tutar üzerinden özel karşılık ayrılır.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Çeşitli ve Son Hükümler
İntibak
GEÇİCİ MADDE 1 –
(1) Şirketler, 1/1/2008 tarihine kadar durumlarını bu
Tebliğ hükümlerine uygun hale getirmek zorundadır.
Yürürlük
MADDE 8 –
(1) Bu Tebliğ yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 9 –
(1) Bu Tebliğ hükümlerini Bankacılık Düzenleme ve
Denetleme Kurumu Başkanı yürütür. |