Türkiye'nin Muhasebe Rehberi   I  Yayınlanan En Son Mevzuatlar  I  2010 Vergi Takvimi  I   2010 Yılı Muhasebe Uygulamaları  I  Beyanname Rehberi  
Ana sayfa Yasal Uyarı Künye Danışma Hattı Güncel Bilgi Arşivi

      Asgari Geçim İndirimleri

 MUHASEBE GÜNCEL BÜLTEN :  19 EKİM 2010

  Vergi Rehberi 

  2010 Çalışmaları 
  2010 Pratik Bilgiler 
  Staj - Stajyer Rehberi
  Maliye Rehberi
  BEŞ DAKİKA ARA !...
  Makale Rehberi

  Kanun-Mevzuat Rehberi  

  Sosyal Güvenlik Rehberi  

 

   
Mustafa BAYGIN
SMMM, Emlak Müşaviri
mustafabayginyh@hotmail.com
muhasebenet.net
 
   

 

PARA HAREKÂTI BAŞLAYABİLİR

Türkiye’ye ‘Parasal’ Harekât Başlayabilir

Türkiye ekonomik açıdan dışarıya oldukça güven veren ülke konumuna gelmeye devam ettikçe, direkt ve endirekt kösteklemeler de kendisini göstermeye başlıyor.

ABD’de yapılan Türk – Amerikan konseyi toplantısı gelecekle ilgili önemli kaygıların yaşanabileceğinin sinyallerinin alındığı bir toplantıya da vesile olmuş oldu.

ABD, asıl amacı İsrail’in savunulması ve korunması amacına yönelik olan “Türkiye'ye füze kalkanı” kurulması için baskı yapmadıklarını söyleseler de gerçekte Türkiye’ye karşı çok ciddi önlemler ve yaptırımlar düşündükleri inkâr edilemez.

ABD Savunma Bakanı Robert Gates, toplantıdaki konuşmasında öyle bir laf ediyor ki, kim ne anlarsa anlasın mealli. Gates, “Akıllı adam dostunu her zaman hatırlar, aptal adam işi olunca” atasözünü söyleyip arkasından da ‘Biz güvenliğimiz için birbirimizi hep düşünmeliyiz’ demesi iyi analiz edilmesi gereken sözlerdir.

Buradan Bay Gates’e de şunu hatırlatmak gerek diye düşünüyorum; ‘Her zaman güvenmekte, daima güvensizlik göstermek kadar yanlış ve de tehlikelidir.’

Türkiye’ye konuşlandırılması düşünülen Füze kalkanının, NATO ve BM üyelerinin çıkarları çerçevesinde kurulacağı söylense de kocaman bir yalan olduğu aşikârdır. Türkiye’nin yıllardır yaşadığı terör olaylarında neden NATO ve BM devreye girdirilmiyordu? Hatta NATO ve BM üye ülkelerinden alınmış olan bazı silahların kullanılması dahi yasaklanıp ve engellenmiyor muydu? Türkiye’ye havuç uzatıyorlar ve diyorlar ki, ‘Türkiye Irak’a model ülke oldu. Türkiye Irak liderleriyle yakınlaşıp onlara demokrasiyi gösteriyor.’ Karşılarında kocaman bir ülke değil, sanki yedi yaşında bir çocuk varmış gibi. …

Türkiye’nin iç dinamiklerinde bazı bilgi kirliliği pompalanmaya başlanmış durumda. Kamuoyunun kafası karıştırılıyor. İran’ın savunma ve saldırı sistemlerini geliştirdiğini söyleyen ABD, Türkiye’nin mutlaka bir güvenlik savunma sistemine ihtiyacı olduğunu empoze ediyor. İran’ın yeni geliştirdiği füzelerin menzilinin Edirne’yi içine aldığından dem vuruyorlar. Ondan sonra da,  diyorlar ki, ‘biz baskı yapmıyoruz, destek bekliyoruz.’

Türkiye kamuoyuna altın kupa içerisinde sunulan zehirlerden biri de, “bir niyete bakacaksınız, birde imkân ve kabiliyete”  diyorlar. İran’ın Türkiye’ye saldırma gibi niyeti olmasa dahi, saldıracak imkân ve kabiliyete sahip olduğu için savunma siteminin mutlaka kurulması gerektiğinden bahsediyorlar.

Gerçekten de bu sözlerinde samimi iseler, İran’ın elinde bulunan füze ve savunma siteminin belki daha güçlüsü İsrail’in elinde var. İsrail’in hem niyeti, hem de imkân ve kabiliyeti var. İsrail’in elindeki silah gücü Türkiye ile birlikte Ortadoğu’nun tamamının güvenliğini tehdit altında tutuyor. Diğer yandan Rusya’nın elinde füze sistemlerine ne demeli? Bu güne kadar bunlarla ilgili neden Türkiye’ye Füze Kalkanı kurmak teklif edilmedi? ….

Şimdi sırada Türkiye’ye farklı bir gözdağı daha verilme çalışmaları var. Kalkanın NATO’ya ciddi avantajlar sağlayacağını, şayet izin verilmezse zarar görecek olanın NATO olduğu vurgusu yapılmaya çalışılıyor.

Deniliyor ki, ‘NATO çok ciddi bir reform sürecinde. Birçok gereksiz komite var. NATO daha verimli olmak için kendini yeniliyor. Artık bütçe daha düzgün harcanacak. Yeni genel sekreter ile çalışmayı bekliyoruz. NATO'nun askeri yapısı da yeni gündeme göre ayarlanmalı.’ …

Bu demektir ki, ‘Ey Türkiye, siz bu kalkanların kurulmasına izin vermediğiniz takdirde bilin ki bizde sizi NATO’dan dışlayacağız.” Bir diğer aba altından sopa gösterdikleri olay ise, “Türkiye'nin Avrupa Birliği adaylığına desteğimiz devam edecek” ifadesi ile kendini göstermektedir. Siz istediğimize cevap vermezseniz, bizde AB’ye girmeniz için desteğimizi çekeriz demeye getiriyorlar. Belli mi olur; ABD desteğini çektiğini net ortaya koysaydı, belki AB Türkiye’yi çoktan üyeliğe alabilirdi.

Bir diğer sopa gösterme olayı ise; ABD’nin terör örgütü olduğunu yeni yeni kabul ettiğini deşifre ederek, PKK konusunda Türkiye ile yakın çalışma içerisinde olmaya başladıklarına vurgu yapıyor. Bununla birlikte, terör örgütü PKK'yı Türkiye'nin ulusal güvenliğine tehlike kabul ettiğini açıklama şerefini(!) bahşediyor. Ayrıca ABD’nin terör örgütüne karşı ortak bilgi paylaşımını arttırdığını hatırlatmakla kalmıyor, terörist ilan ettiğini söylediği PKK'lıların da sadece ABD'deki mal varlığını dondurmakla kalmayıp, Avrupa'dan da paralel önlem almasını istediklerine dikkat çekiyor.

Sözün mefhumu muhalifine baktığımızda çok acı bir tablo ortaya koyduklarını çek etmiş olmuyorlar mı? Yani “Biz bu güne kadar PKK’yı terör örgütü olarak kabul etmedik. Onların hem ABD’de, hem de Avrupa ülkelerinde mal edinmelerine, sermaye şirketleri kurmalarına, bankalara para yatırmalarına daime izin verdik” demiş olmuyorlar mı? Bunu nasıl izah etmek gerekecek?

ABD’de gerçekleştirilen Türk - Amerikan Konseyi’nin Washington’daki 29'uncu konferansında Vecdi Gönül'e “Seçkin Savunma Ödülü” verilmesi de zamanlama açısından biraz manidar değil mi?

Tüm bunlar gösteriyor ki, ABD, İran’a karşı önlem amaçlı, İsrail’i koruma ve kollama maksatlı füze kalkanını Türkiye’ye ya kuracak, ya da Türkiye’yi birçok açıdan sıkıştırmaya devam edecek. Türkiye’yi bu blöflerle İran’a karşı savaş haline getirip Ortadoğu’da kazanı kaynatmaya kalkışacaktır.

Türkiye tüm bu blöfleri geri püskürttüğü an tek bir hamle kalıyor:

Türkiye’ye karşı başlatılacak “PARA” harekâtı. …

Mustafa BAYGIN

SMMM, Emlak Müşaviri

    mustafabayginyh@hotmail.com

    muhasebenet.net

     Yasal Uyarı

 

-Diğer makaleleri

 

-Türkiye'de yabancılara taşınmaz satışları kolaylaştırıldı

-Tapuda online randevu uygulaması başladı

-Gelir İdaresi Başkanlığından uyarı!

-Referandum kimin işine yarıyor?

-Türkiye'de 1 Ekim devrimi

-Tam gün yasası

-Gelir ve Kurumlar vergisi dönemleri

-Rüşvet 'etik'leşti mi ?

-Ev ve işyeri olanlar dikkat !

-Yatırım karları dışarı kaçtı

-Ekonomi İyi İse Bu Neyin Artışı?

-Domuz gribi !

-Sağlık ve Maliye Bakanlığı kendi aralarında problemi çözerek, bir an önce mukteza yayınlamalıdır

-Türkiye kanunen kendi gömleğini giyemez mi?

-Muhasebeci misin derdin var !...

-Hedef Adana ekonomisini batırmak mı?

-Ramazan’a Veda Günleri

-Çağrımız ses getirdi...

-Varlık barışını bırak İsviçre'ye bak !

-Kira bedelini vekiller nasıl tahsil edecek?

 

 

    
  ▼ Yayınlanan En Son  Mevzuatlar   (Sitenize ekleyebilirsiniz)


Copyrıght  © 2005-2010 www.muhasebenet.net www.muhasebenet.com. Her hakkı saklıdır.